Araştırmamıza devam edip... davayı çözeceğiz, ve bulduğumuz şey küçük yeşil yaratıklar olmayacak. | Open Subtitles | سوف نواصل تحقيقاتنا ، وحلّ هذه القضية ولن يكون له علاقة بالرجل الأخضر الصغير |
Bu küçük yeşil çite kısa devre yaptıracağız. | Open Subtitles | سنلقي بذلكَ الصادم فحسب و نقطع دارّة ذلكَ السياج الأخضر الصغير |
Bu anın gelmesi için çok uzun süre bekledim küçük yeşil dostum. | Open Subtitles | كنت اتطوق منذ زمن طويل. لهذه اللحظة يا صديقي الاخضر الصغير |
Saat 4 yönünde aşağı doğru bak, küçük, yeşil bir bayrak göreceksin. | Open Subtitles | العقرب يشير الى الرابعة تماماً. نعم ، إنه علم أخضر صغير. |
Bu küçük yeşil zirveler meteor çarpışmaları. | TED | هذه القمم الخضراء الصغيرة اصطدام الكويكبات بالأرض. |
Mısır tarlasında küçük yeşil adamlar da dolaşıyordur. | Open Subtitles | مؤكد ثمة رجال خضر صغار يركضون بحقل الذرة أيضاً |
Ama bunun arkasında ister Pentagon olsun ya da Kremlin ya da Mars tan gelen küçük yeşil adamlar | Open Subtitles | ولكن إن كان البنتاجون وراء ذلك أو الكرملين أو بعض الرجال الخضر من المريخ |
Haritada büyük, mavi şeyin ortasındaki küçük yeşil nokta da bir adadır. | Open Subtitles | والشيء الأخضر الكبير في منتصف ...الشيء الأزرق الكبير على خريطة هي جزيرة |
Küçük, yeşil renkte olan ve yukarı çıkıp inen şey nedir? | Open Subtitles | ما الشيء الأخضر الصغير... الذي يذهب للأعلى والأسفل؟ |
Mars'tan gelmiş küçük yeşil adam mı? | Open Subtitles | والرجل الأخضر الصغير من المريخ؟ |
Benim durumumda küçük yeşil adamlar. | Open Subtitles | في قضيّتي... الرجل الأخضر الصغير |
Saat 2 yönündeki küçük yeşil çocuk. - Raarr! | Open Subtitles | الأخضر الصغير ، يمينك |
Bu anı uzun zamandır bekliyordum, küçük yeşil dostum. | Open Subtitles | كنت اتطوق لهذه اللحظة منذ زمن طويل يا صديقي الاخضر الصغير |
Bence, küçük yeşil adamlar olayını biraz fazla ciddiye alıyorlar. | Open Subtitles | اعتقد انهم أخذو قصة الرجل الاخضر الصغير أبعد قليلا |
...ve küçük yeşil dilim de geriye kalan her şey. | Open Subtitles | والجزء الاخضر الصغير, هو كل شيء اخر |
- küçük yeşil bir tenis ayakkabısı vardı. | Open Subtitles | كان هنـاك حـذاء أخضر صغير للتنـس |
31 ülke bu işin içinde, ve Uruguay'da çocukların yarısının dizüstü bilgisayarı oldu, ve 2009'un ortalarına doğru Uruguay'daki her çocuğun dizüstü bilgisayarı olacak-- ...küçük yeşil bir dizüstü. | TED | 31 دولة في المجمل ضالعة وفي حالة الأرغواي، حصل نصف الأطفال بالفعل عليها، وبحلول منتصف عام 2009، سيحصل كل طفل في الأرغواي على كمبيوتر محمول -- كمبيوتر محمول أخضر صغير. |
... ya da küçük yeşil adamlar onu izliyor. | Open Subtitles | أو رجل أخضر صغير يراقبه. |
Bu küçük yeşil kaya parçası odadaki tüm Kryptonluları yere serecektir. | Open Subtitles | هذه الصخرة الخضراء الصغيرة ستطيح بكل كريبتوني بهذه الغرفة |
Yani, bütün bunlardan sorumlu küçük yeşil kertenkele. Zira, eğer başına bir şey gelirse, başım büyük belada demektir. | Open Subtitles | السحلية الخضراء الصغيرة المسئولة عن كل هذا لانه إن وقع شيء له فسأكون بورطة |
küçük yeşil paketleri beğendim bu arada. | Open Subtitles | بالمناسبة احببت الصناديق الخضراء الصغيرة |
küçük yeşil adamlar mı? | Open Subtitles | رجل أخضر صغير؟ رمادي, إنهم رماديون وليسوا خضر, رمادي |
Neden bahsediyorsunuz, küçük yeşil adamlardan mı? | Open Subtitles | ما الذي تتحدثين عنه, رجال خضر صغيرين؟ |
Sizin küçük yeşil adamlarınız buraya milyonlarca yıl önce gelmişler. | Open Subtitles | الرجال الغرباء الخضر الصغار وصلوا الى هنا منذ ملايين السنين مضت |
Haritada büyük, mavi şeyin ortasındaki küçük yeşil nokta da bir adadır. | Open Subtitles | و الشئ الأخضر الكبير في منتصف الشئ الأزرق الكبير على خريطة... هي جزيرة |