"küvete" - Translation from Turkish to Arabic

    • الحوض
        
    • حوض الاستحمام
        
    • حوض الإستحمام
        
    • البانيو
        
    • المغطس
        
    • بالحوض
        
    • حوض الحمام
        
    • للحوض
        
    • لحوض
        
    • حوض استحمام
        
    • بحوض
        
    • الحمّاماتَ بالمحامص
        
    • مغطس
        
    • الحوضِ
        
    Çünkü çiğ et yiyorsun, küvete sıçıyorsun ve her şeyi mahvediyorsun. Open Subtitles لانك تأكل اللحم الني وتتغوط في الحوض وانت تدمر كل شيء
    O küvete biraz daha sıcak su koy. Bu beyefendi banyo yapacak. Open Subtitles موردخاي ضع ماء أسخن فى ذلك الحوض هذا الرجال يريد الاستحمام
    Binbaşı, saç kurutucuyu küvete koymayacaktım. Open Subtitles أيها الرائد ، لم أكن لأضع هذا المجفف في الحوض
    Bu örneğimizden alınmış bir deri tabakası, onu küvete yatırmadan almıştık. Open Subtitles هذه عينه من جلد موضوعنا قبل أن نغمره في حوض الاستحمام
    Şimdi dışarı çıksan, küvete alçı dökecek iki düzgün adam bulamazsın. Open Subtitles اذهبي الآن و أعثري على رجلان يمكنهم أن يبنوا بلاط راقي حول حوض الإستحمام
    Hemen eve gitmek ve büyük yakışıklı bir adama yemek yapmak istiyorum ve çocukları küvete koymak, biftek pişirmek, dondurma yapmak ve gecenin ne getireceğini düşünmek istiyorum. Open Subtitles اريد الاسراع الى منزلي، اعداد العشاء لرجل كبير وسيم ووضع الاطفال في البانيو شواء اللحم وعمل الايسكريم والتفكير..
    Onu alçak bir küvete sokarız, ama küveti suyla değil, ishal olmuş evsiz insanlarla doldururuz, sonra da kafasına o şeylerden koyarız... Open Subtitles نقوم بوضعها في مغطس لكن المغطس لا يحتوي على ماء يحتوي على إسهال أناس مشرَّدين
    Ve o uçaklı sahne geldiğinde, TV'yi küvete atıp, kendimi elektrikle çarpacağım. Open Subtitles وعندما يأتي مشهد الطائرة، أجذب التلفاز إلى الحوض وأصعق نفسي
    Onu hemen küvete alalım, yoksa onu kaybedeceğiz. Open Subtitles حسنا، دعنا نحصل عليه إلى ذلك الحوض أو نحن سنفقده.
    Babam küvete sadece bir santim sıcak su doldururdu. Open Subtitles اعتاد والدي أن يجعلني املئ الحوض بالماء مع مقدار انش واحد من الماء الحار
    Ayakkabılarımı ve giysilerimi küvete atmışlar... ve lanet köpeğimi spray boya ile boyamışlar. Open Subtitles لقد ألقوا بكل الملابس والأحذية فى الحوض. و لونوا كلبى اللعين.
    küvete girerken, suyun yükseldiğini farketti. Open Subtitles بينما هو يدخل الحوض يلاحظ إرتفاع ماء الحمام
    Porky, kafasını küvete soktu ve çıkaramadı. Open Subtitles أمسك بهذا الحقير , وغطس رأسه فى الحوض . ولا تتركه حتى يعترف
    Tamam, dinle, O'nu küvete koy buz ve oda kokuları kullan. Open Subtitles حسنا ، استمعي ، ضعيه في حوض الاستحمام احضري كمية من الثلج ومعطرات الجو
    - Belki elinde bununla küvete girmiştir. Sonra da... Open Subtitles ربما قالت انها كانت معها في حوض الاستحمام في نهاية المطاف
    Saç kurutma makinesini küvete atıp kendini kızarttığını söylediler. Open Subtitles الشرطة قالت أنها ألقت مجفف الشعر في حوض الاستحمام و قتلت نفسها
    Ve adam babayı küvete sürükleyip, boğuyor. Open Subtitles ثم قام الرجل بسحب الوالد إلى حوض الإستحمام ثم أغرقه
    Tüm paranı o küvete vermeseydin parayı ödeyebilirdik. Open Subtitles لو لم تصرف كل نقودنا على البانيو لأستطعنا أن ندفع الرهن
    küvete girip bileklerini kesmeye çalışan birine göre yani? Open Subtitles تعني بالنسبة لشخص دخل إلى المغطس وقطّع رسغيه؟
    Ve kafasını küvete vurup durdu. Aralıksız olarak sürdü bu, defalarca. TED و كان رأسها يرتطم بالحوض مرارًا وتكرارًا.
    küvete düştüm, elektrik çarptı, kendimden geçmişim. Open Subtitles سقطت إلى حوض الحمام وكهربت نفسي
    Patlama anında küvete dalmıştım. Open Subtitles قفزتُ للحوض لحظة إنفجار المكان.
    Eğer hemen şimdi o küvete atlarsan, bu önemsiz olayı tamamen unutacağım. Open Subtitles أنا مستعدة لنسيان هذه الحادثة بأكملها إذا قفزت لحوض الحمام الآن.
    Dolu bir küvete koy ve taşmaz. Open Subtitles لو وضعتيها في حوض استحمام مليء لن يفيض الماء.
    Belki bir küvete üzüm doldururum ve üzerlerine oturup hepsi ezilene kadar dönerim. Open Subtitles ربما أحصل على حوض ممتلئ بالعنب أجلس بحوض العنب و أتناوله حتى انتهى منه كله
    İlk defa köşeleri olmayan bir küvete girdim. Open Subtitles هذه أول مرة أكون في مغطس لا يوجد فيه زوايا
    küvete bakın. Open Subtitles إنظرْ إلى الحوضِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more