"kışlık" - Translation from Turkish to Arabic

• الشتاء
• الشتوية
• شتوية
• الشتوي
• شتوي
• للشتاء
• الشتائي
• شتائية
• شتائيّة
• الشتائية
• الشتويه

Rosalì, giysileri dolaba koy, kışlık giyimleri torbaya, ayakkabıları da paravanın arkasındaki küçük dolaba koy.
روزاليا ، ضعي الملابس في خزانة الملابس ملابس الشتاء تُوضع في الحقائب والأخذية في الجزَّامة خلف الحاجز

Evet ama iddiaya girerim ki, kışlık pelerinden hayli memnunsundur.
أحترق! نعم, ولكنك ستسعد كثيراً بامتلاكك هذه العباءة في الشتاء

Çalıntı el çantalarından kışlık palto ören meşhur bir hırsızın kızı.
بنت السارقة الأسطورة التي تحيك المعاطف الشتوية من قماش المحافظ المسروقة

Bu defaki amaç Doğu Cephesi'nin ihtiyacı olan kışlık giysi tedarikiydi.
هذا المشهد من دعاية لجمع ملابس شتوية لصالح جنود الجبهة الشرقية

Soğuktan korunmak için kışlık kürklerini kuşanıyorlar.
يستخدمون كسائهم الشتوي لكي يحميهم من الشتاء

Everest Tepesi'ne tırmanamam çünkü kışlık montum yok.
لا يمكنني التسلق لقمة الأفريست لأنه ليس لدي معطف شتوي

Burası kışlık yiyeceğini depoladığı yer olmalı.
يجب أن يكون هذا المكان يحث يخزن الطعام للشتاء

Yaklaşan kışa hazırlanmak amacıyla, rakunlar, yağ dokusu ve kışlık kürk oluşturmak için çok yemek zorundaydı.
لاستعداد لفصل الشتاء كان على الراكون اكل الكثير لكي يقوم بصنع الشحم و الفروا السميك لشتاء

Sadece kasım ve şubat ayları arasında kışlık şapkalara... izin verilir, ama şapkalar hemen dolaplara konmalıdır.
قبعات الشتاء فقط سيكون مسموح بها في شهري نوفمبر و فبراير و محفوظين في خزائنكم

Bunlar kışlık bu yüzden bunları toplayabiliriz.
هذه ملابس الشتاء لذا علينا أن نجمعها الآن

Mart sonu ve Nisan'da dişi ayılar yeni yavrularıyla birlikte kışlık mağaralarından çıkarlar.
في أواخر شهور مارس وابريل تبدأ إناث الدببة في الخروج من عرائنها الشتوية برفقة صغارها

kışlık montların arasında. Emekleyerek oraya girmiş sonra da uyuyakalmış.
خلف رف للمعاطف الشتوية ، أصيبت بالملل وأنّها زحفت إلى هناك ، وخلدت للنوم

Tilkinin kalın derisi kışlık giyecek için kullanılacak.
.سوف يُستَخدم فراء الثعلب السميك للملابس الشتوية

Diyelim eve getirdiğiniz genç hanımın üstünde kışlık kıyafetler var.
لنقول ان السيده التي تأتي بها للمنزل ترتدي ملابس شتوية

Yeterli cephane yoktu, kışlık giyecek yoktu.
لم يكن لدينا الذخيرة الكافية او ملابس شتوية

Yiyeceğimiz yok, kışlık giyeceğimiz yok.
ليس لدينا طعام او ملابس شتوية و الذخيرة لدينا قليلة

kışlık erzakımızı yağmalayıp telef edenlerin peşine düşüp avlamayı düşünüyorum.
أفكّر بمطاردة الرجال الذين سلبوا ودمروا مخزوننا الشتوي.

Bir de kışlık mantom var. Onu salonda başka bir yere koymalıyım.
ثم, معطفي الشتوي سأرشه بالمسحوق الحافظ

Buranın dışında her yeri kaplamış kışlık bir mont.
هو معطف شتوي يخبئ كل شيء عدا هذا

Bir yemek kutusu, IU eşofman üstü, ...kışlık ceket, yağmurluk, Donahue'ların ceketi, ...çalışan el feneri, çalışmayan el feneri, ...şemsiye, ve abartmadan söyleyeceğim 20 çift eldiven.
علبة غداء (وجاكيت جامعة (إنديانا وجاكيت شتوي وجاكيت لأمطار (وجاكيت لآل (دوناهيو

Aklımı okudun. Bende şu an ev için kışlık kalacaklarla buluşuyordum.
لقد قرأت أفكاري سأجتمع الآن بخبراء تهيئة الكوخ للشتاء

Şerif'in kışlık yiyecek deposundan mı çalacağız?
إذن،سنسرق مخزون الطعام الشتائي الخاص بالعمدة؟

Ben de çantaya kışlık kıyafet bile koymadım.
لذا فلم أحزم حتى ملابس شتائية

Ayrıca her gün bir saatimi çocuklar için kışlık giysiler yapmaya ayırmak istiyorum.
و أود استقطاع ساعة كل يوم من وقت سيداتي لحياكة ثياب شتائيّة للصغار

Balkabağı aromalı kahveler, kışlık kürklerimi çıkarmak, sonra hayvan severlerin kürkün üzerine attığı kırmızı boyayı çıkarmak için kuru temizlemeciye gitmek.
‎لات اليقطين المتبل ‎جلب فرائي الشتائية للخارج ‎ثم جلب فرائي الشتائية ‎للتنظيف الجاف للتخلص من ‎طلاء بيتا الاحمر

kışlık giysileri yoktu. Hükûmet, kürk ve sıcak tutan ceketlere başvurdu.
القوات كانت تفتقر للملابس الشتويه والحكومه سارعت بحمله للتبرع بالفراء والملابس الثقيله