"kısa ve" - Translation from Turkish to Arabic

    • قصيرة و
        
    • قصير و
        
    • وقصيرة
        
    • وجيزة وهادفة
        
    • مختصراً
        
    • قصير ورائع
        
    • اقصر و
        
    • القصير و
        
    • سريعا وغير
        
    Unutma, konuştuğumuz gibi yanıtların kısa ve öz olsun. Open Subtitles تذكر, تحدثنا فى الامر, على أجباتك ان تكون قصيرة و واضحة
    kısa ve sıkıcı bir kadın hakkında uzun ve sıkıcı bir hikaye dinlemek mi istersin yoksa arabanın kurulmasını mı? Open Subtitles أتريد أن تسمع قصة طويلة و مملة عن إمرأة قصيرة و مملة أم تريد أن أصلح سيارتك؟
    Doğru, çok uzun değilsin ve biraz çirkinsin ama tek başına başaracak kadar kısa ve çirkinim. Open Subtitles حقيقه انك لست طويل جدا و قبيح نوعا ما لكننى قصير و قبيح بالكافى لانجح بنفسى
    Kocanın evde izleyeceği bir maç olduğunu bildiğin için nasıl kısa ve güzel konuşacağını bilen, seksi ve akıllı bir kadınsın. Open Subtitles انتِ ذكية و مثيرة تعرفين كيف تبقى الموضوع قصير و جميل لأن زوجك لدية مباراة ليشاهدها
    - ...yani senin için soruları kısa ve tatlı tutacaklar. Open Subtitles لذلك سيبقون الأسئلة الموجهة إليك بسيطة وقصيرة
    Lütfen sorularınız kısa ve açık olsun. Open Subtitles الآن، لتكن أسئلتكم وجيزة وهادفة
    Geniş, kısa ve kuvvetli kafatasıyla avını yaralayıp uzaklaşmak yerine ısırıp sıkıca tutmaya daha uygun bir dinozordur. Open Subtitles مع وجود جمجةٍ عريضة، قصيرة و قوية العضلات، كان ديناصوراً متكيـِّفاً على العض و القبض أكثر من شـَق فريسته
    İstediğim şey elinde değilse bu konuşma çok kısa ve acı verici olacak. Open Subtitles إذا لم تحضري ما طلبت ستكون هذه المكالمة قصيرة و مؤلمة
    Hayır! Çok kısa ve küstahsın. Burnun da bir tuhaf. Open Subtitles كلا, فأنت جد قصيرة و متأمِّرة كما أن أنفك جد مضحك
    Bütün sorularınızı kısa ve öz tutmalısınız. Open Subtitles أجعلى كل الاسئلة و الاجابات قصيرة و هادفة
    Çok kısa ve tek yönlüdür. TED ولكنه لفترة قصيرة و في اتجاه واحد.
    Merhaba. Sanırım kısa ve parlak bir şey giymek için bırakılan notu almadım. Open Subtitles إذا ، لم تصلني الملاحظة بأن ألبس شيئ قصير و لماع
    Yurtdışına çıkacağım gün, abimin vedası basit, kısa ve oldukça dürüsttü. Open Subtitles فى اليوم الذى غادرت فيه لأدرس بالخارج كان الوداع الذى ودعنى اياه أخي بسيط و قصير و صادقاَ
    Bunun kısa ve tatlı olacağı izlenimine kapıldım. Open Subtitles كنت تحت الإنطباع أن هذا سيكون قصير و سلس.
    kısa ve seksi, tam bana göre. Open Subtitles يكون الرداء قصير نوعاً ما قصير و مثير، هذا هو أسلوبي
    Bu sakatlıkları araştıran ve tedavi eden biri olarak söylemem gerekir ki TBH farkındalığının artmasından ve özellikle sporcuların kısa ve uzun vadeli riskler aldığının anlaşılmasından çok memnunum. TED لهذا، يجب أن أقول كشخص قام بأبحاث ويتعامل مع هذه الإصابات، أنني حقًا أشعر بالامتنان لرؤية نمو الوعي بخصوص صدمات إصابة الدماغ وخاصةً، المخاطر طويلة وقصيرة المدى للرياضيين.
    Lütfen sorularınız kısa ve açık olsun. Open Subtitles الآن، لتكن أسئلتكم وجيزة وهادفة
    Bunu kısa ve öz tutacağım. Bir kere söyleyeceğim. Open Subtitles هاري,سأجعل هذا الكلام مختصراً و حلواً و سأقولة مرة واحدة
    Tamam, teşekkürler Butters, çok güzel, kısa ve tatlı. Open Subtitles حسنا,شكرا بيترز كان عرض قصير ورائع
    Bu hayatımın en kısa ve en uzun anıydı. Open Subtitles كانت اقصر و في نفس الوقت أطول لحظه في حياتي
    Daha kısa ve ince kaval kemiği Asimile insana daha çok uyuyor ki bunun anlamı sadece... Open Subtitles عظم الضبضوب القصير و السميك متطابق مع أنسان (نياندرتال) و ليس الإنسان (الحديث) و هذا يعني أنهُ...
    Öyleyse kısa ve acısız olabilir mi? Open Subtitles هل يمكنك ان تجعله سريعا وغير مؤلم إذا من فضلك ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more