Merak etme anne, her şey yolunda. Ülkenin bu kısmındaki en iyi kodesteyim. | Open Subtitles | لا تقلقى يا أمى ، كل شئ على ما يرام هذا هو أجمل سجن دخلته فى هذا الجزء من البلد |
General, eğer o Efendi öldürülmüş olsaydı dünyanın bu kısmındaki uzaylı opersayonları tamamlanır ve kaos çıkardı. | Open Subtitles | ايها اللواء لو كان ذلك السيد قد قتل فان اعمال الفضائيين في هذا الجزء من العالم كانت لتضحي في فوضى عارمة |
Şehrin bu kısmındaki hiçbir masaj salonu aslında sadece masaj yapmıyor. | Open Subtitles | يارجل، لايوجد نادي تدليك في هذا الجزء من المدينة يُقدم خدمات التدليك فحسب |
Leğen kemiğinin, üst ön kısmındaki çıkıntıda bir şey var. | Open Subtitles | شيء مغروز في الشوكة الحرقفية الأمامية العلوية |
Leğen kemiğinin, üst ön kısmındaki çıkıntıda bir şey var. | Open Subtitles | شيء مغروز في الشوكة الحرقفية الأمامية العلوية |
Oscar Pisorius'un fiziksel durumu şöyle, bacaklarının alt kısmındaki kemikleri olmadan doğmuş | TED | المشكلة الوحيدة مع أوسكار بيستوروس أنه قد وُلد بدون عِظام فى الجزء الأسفل من أرجله . |
Sadece kayıtların ne kadar geriye gittiğini görmek istiyoruz yolun bu kısmındaki trafik için. | Open Subtitles | نريد فقط معرفة درجة تغطية كاميراتك لحركة المرور في هذا الجزء من الطريق |
Bunun yaşadığım yer olan Manhattan'ın Doğu kısmındaki Earth Matters adlı bir kafede canlı olarak labtopumla çektim Bu Rubin Himalayan Sanatı Müzesi ile beraber karşılaştırmalı kozmoloji üzerine bir sergi için ortak bir proje olarak yapıldı. | TED | لقد التقطت هذا حيا عبر حاسبي المحمول في مقهى اسمه شؤون الأرض على الجانب الأسفل من شرق مانهاتن، حيث أسكن. ولقد تم القيام به كمشروع تعاوني مع متحف روبين لفن الهيمالايا لمعرض عن علم الكونيات المقارن. |