| Oldukça korkakça bir şekilde kızınızdan ayrılmış. | Open Subtitles | حسناً, لقد إنفصل عن إبنتك بطريقه جبانه نوعا ماً. |
| Bakın, gelmemin sebebi şu ki kızınızdan çok hoşlanıyorum ve onunla evlenmek istiyorum. | Open Subtitles | أنظر .. إبنتك تعجبني كثيراً وأريد الزواج منها |
| Tavuğunuzdan zevk aldığınızdan ve öngörülebilirliği sevmenizden memnunum ama burada kızınızdan bahsediyoruz. | Open Subtitles | هذا رائع، يسعدني أن إستمتعت بدجاجك وأنّك تحب التنبؤ... لكنّنا نتحدث عن إبنتك هنا. |
| kızınızdan, karınıza balkonda olanları duydum. | Open Subtitles | لقد استمعت لابنتك بخصوص قفز زوجتك من النافذه |
| kızınızdan, karınıza balkonda olanları duydum. | Open Subtitles | لقد استمعت لابنتك بخصوص قفز زوجتك من النافذه |
| kızınızdan size bir mektup getirdim. | Open Subtitles | لدي خطاب من إبنتك. هل تريده؟ |
| Ama gizlice kızınızdan hoşlanıyor. | Open Subtitles | لَكنَّه يحب إبنتك سراً |
| Issa'yı unutma. Bir telefon var, kızınızdan. | Open Subtitles | لديّ مكالمةٌ لك من إبنتك. |
| - kızınızdan. - Kızımdan mı? | Open Subtitles | ـ إبنتك ـ إبنتى ؟ |
| kızınızdan ayrı tutulduğunuzu biliyorum. | Open Subtitles | "أعلم أنّه تمّ فصلك عن إبنتك." |
| Hayır, efendim. kızınızdan iz yok. | Open Subtitles | كلا سيدي لا اثر لابنتك |
| Bu kızınızdan dolayı. | Open Subtitles | هذا بسبب زيارتي لابنتك |