Hasta olduğun için kendine kızdığını ve hayal kırıklığına uğradığını? | Open Subtitles | انك غاضبة و تعانين من نفسك بسب انك مريضة ؟ |
"Stephanie, bana neden kızdığını anlayabiliyorum. | Open Subtitles | ستيفانى, لا استطيع ان افهم لماذا انت غاضبة منى |
Bana kızdığını biliyorum ama bilirsin "O gittiğinde güneş bile solar." Tamam mı? | Open Subtitles | أعلم بأنك غاضب مني ولكن أتعلم لاوجود لشروق الشمس عندما ذهبت حسنا ؟ |
Bak, bana kızdığını biliyorum, ama senin gördüğünü ben görmedim. | Open Subtitles | أنظر. أعرف أنك غاضب منى لكنى لم أرى ما رأيته |
Paulie'nin bana çok kızdığını ve asabi biri olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | كنت أعرف بأن بولي كان غاضباً مني وهو بهذا التهور |
- Bana kızdığını biliyorum. - Anlamıyorsun. | Open Subtitles | أعرف أنك منزعج بشأن اليوم ولكنه ليس سبباً |
Bayan Norton'un sana kızdığını sanmıyorum, Jenny. | Open Subtitles | أوه، أنا لا أعتقد الآنسة نورتن غاضبة منك، جيني |
Bak, biliyorum... çok kırıldığını ve kızdığını biliyorum, tamam mı? | Open Subtitles | انظري, أعلم.. أعلم أنكِ على الأرجح مجروحة و غاضبة حقاً, حسناً؟ |
kızdığını sanmadığımdan, devam etmemi ister misin? | Open Subtitles | وبما أنك لست غاضبة بعد هل يمكنني المواصلة |
Eğer gerginleşirsen sadece bana bak ve ne kadar kızdığını hatırla. | Open Subtitles | اذا توترتي فقط انظري باتجاهي وتذكري كم كنت غاضبة مني |
Bana kızdığını biliyorum ama ben kendime senin iki katın kadar kızgınım. | Open Subtitles | انا أعرف انك غاضبة منى لكن ليس نصف غضبى من نفسى |
Bana kızdığını biliyorum, ama bunun acısını Lucas'tan çıkarma. | Open Subtitles | هـاي,أنا أعلم أنك غاضبة مني ومن بروك, لكن لا تلقي اللوم على لوكاس. |
Bak, kızdığını biliyorum. Ama, bu odada sinirin var olmasını istemiyorum. | Open Subtitles | اسمع، أعرف أنك غاضب لا أريد سماع كلمات غضب في الغرفة |
Bir an için bana kızdığını sanmıştım. | Open Subtitles | جيــد . لقد قلقت لأنني ظننت انه غاضب مني تخيلــي |
Muhtemelen saklanıyordur çünkü senin ona kızdığını sanıyor. | Open Subtitles | هو من المحتمل مختبيء لانه يعتقد انك غاضب عليه |
Yani, neden kızdığını anlayabiliyorum ama ben kimseden faydalanmak istemedim. | Open Subtitles | أعني ، أفهم لم أنت غاضب لكن لم أستفد من أي أحد |
Paulie'nin bana çok kızdığını ve asabi biri olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | كنت أعرف بأن بولي كان غاضباً مني وهو بهذا التهور |
Şimdiyse, aslında kendisine kızdığını anladım. | Open Subtitles | والآن أدركت لقد كان غاضباً على نفسه وحسب. |
O zaman gidip öğrenmelisin çünkü babanın sana gerçekten ama gerçekten kızdığını biliyorum. | Open Subtitles | حسنٌ، أعتقد بأنّه عليك الذهاب لاكتشاف ذلك ، لأنّني أعلم بأنّ والدك حقاً، حقاً ، حقاً منزعج من تصرفاتك |
Şef, kızdığını biliyorum. | Open Subtitles | أسمعي أيتها الرئيسة . أنا أعلم بأنك منزعجة |
Olivia, neden kızdığını anlıyorum... ..fakat bilmelisin ki... | Open Subtitles | ..أفهم سبب غضبك, لكن عليك ان تعلمي أن ماذا؟ |
Ne bileyim her şeyi bok ettiğim için herkesin bana kızdığını sanmıştım. | Open Subtitles | ظننت, لا أعلم أني أفسدت الأمر الجميع غاضبٌ علي |
Bu kadar kızdığını bilmiyordum. | Open Subtitles | انا لم اعرف انك متضايق لهذه الدرجه |
kızdığını biliyorum. Özür dilerim. | Open Subtitles | أعرف أنك مستاءه أنا آسف |