"kızdığını" - Translation from Turkish to Arabic

    • غاضبة
        
    • غاضب
        
    • غاضباً
        
    • منزعج
        
    • منزعجة
        
    • غضبك
        
    • غاضبٌ
        
    • متضايق
        
    • مستاءه
        
    Hasta olduğun için kendine kızdığını ve hayal kırıklığına uğradığını? Open Subtitles انك غاضبة و تعانين من نفسك بسب انك مريضة ؟
    "Stephanie, bana neden kızdığını anlayabiliyorum. Open Subtitles ستيفانى, لا استطيع ان افهم لماذا انت غاضبة منى
    Bana kızdığını biliyorum ama bilirsin "O gittiğinde güneş bile solar." Tamam mı? Open Subtitles أعلم بأنك غاضب مني ولكن أتعلم لاوجود لشروق الشمس عندما ذهبت حسنا ؟
    Bak, bana kızdığını biliyorum, ama senin gördüğünü ben görmedim. Open Subtitles أنظر. أعرف أنك غاضب منى لكنى لم أرى ما رأيته
    Paulie'nin bana çok kızdığını ve asabi biri olduğunu biliyordum. Open Subtitles كنت أعرف بأن بولي كان غاضباً مني وهو بهذا التهور
    - Bana kızdığını biliyorum. - Anlamıyorsun. Open Subtitles أعرف أنك منزعج بشأن اليوم ولكنه ليس سبباً
    Bayan Norton'un sana kızdığını sanmıyorum, Jenny. Open Subtitles أوه، أنا لا أعتقد الآنسة نورتن غاضبة منك، جيني
    Bak, biliyorum... çok kırıldığını ve kızdığını biliyorum, tamam mı? Open Subtitles انظري, أعلم.. أعلم أنكِ على الأرجح مجروحة و غاضبة حقاً, حسناً؟
    kızdığını sanmadığımdan, devam etmemi ister misin? Open Subtitles وبما أنك لست غاضبة بعد هل يمكنني المواصلة
    Eğer gerginleşirsen sadece bana bak ve ne kadar kızdığını hatırla. Open Subtitles اذا توترتي فقط انظري باتجاهي وتذكري كم كنت غاضبة مني
    Bana kızdığını biliyorum ama ben kendime senin iki katın kadar kızgınım. Open Subtitles انا أعرف انك غاضبة منى لكن ليس نصف غضبى من نفسى
    Bana kızdığını biliyorum, ama bunun acısını Lucas'tan çıkarma. Open Subtitles هـاي,أنا أعلم أنك غاضبة مني ومن بروك, لكن لا تلقي اللوم على لوكاس.
    Bak, kızdığını biliyorum. Ama, bu odada sinirin var olmasını istemiyorum. Open Subtitles اسمع، أعرف أنك غاضب لا أريد سماع كلمات غضب في الغرفة
    Bir an için bana kızdığını sanmıştım. Open Subtitles جيــد . لقد قلقت لأنني ظننت انه غاضب مني تخيلــي
    Muhtemelen saklanıyordur çünkü senin ona kızdığını sanıyor. Open Subtitles هو من المحتمل مختبيء لانه يعتقد انك غاضب عليه
    Yani, neden kızdığını anlayabiliyorum ama ben kimseden faydalanmak istemedim. Open Subtitles أعني ، أفهم لم أنت غاضب لكن لم أستفد من أي أحد
    Paulie'nin bana çok kızdığını ve asabi biri olduğunu biliyordum. Open Subtitles كنت أعرف بأن بولي كان غاضباً مني وهو بهذا التهور
    Şimdiyse, aslında kendisine kızdığını anladım. Open Subtitles والآن أدركت لقد كان غاضباً على نفسه وحسب.
    O zaman gidip öğrenmelisin çünkü babanın sana gerçekten ama gerçekten kızdığını biliyorum. Open Subtitles حسنٌ، أعتقد بأنّه عليك الذهاب لاكتشاف ذلك ، لأنّني أعلم بأنّ والدك حقاً، حقاً ، حقاً منزعج من تصرفاتك
    Şef, kızdığını biliyorum. Open Subtitles أسمعي أيتها الرئيسة . أنا أعلم بأنك منزعجة
    Olivia, neden kızdığını anlıyorum... ..fakat bilmelisin ki... Open Subtitles ..أفهم سبب غضبك, لكن عليك ان تعلمي أن ماذا؟
    Ne bileyim her şeyi bok ettiğim için herkesin bana kızdığını sanmıştım. Open Subtitles ظننت, لا أعلم أني أفسدت الأمر الجميع غاضبٌ علي
    Bu kadar kızdığını bilmiyordum. Open Subtitles انا لم اعرف انك متضايق لهذه الدرجه
    kızdığını biliyorum. Özür dilerim. Open Subtitles أعرف أنك مستاءه أنا آسف

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more