"kızdığında" - Translation from Turkish to Arabic

    • تغضب
        
    • يغضب
        
    • تغضبين
        
    • بإحباط
        
    • عندما تكونين غاضبة
        
    Anneniz bana kızdığında, onu tutar, sırtını eğer ve bir kadın olduğuna onu memnun etmek için ona bir öpücük kondururdum. Open Subtitles عندما كانت أمك تغضب مني، أجذبها وأحنيها إلى الخلف وأعطيها قبلة تجعلها سعيدة لكونها امرأه
    Annem babama kızdığında, tenis hocasına gider, oyununu oynardı. Open Subtitles عندما كانت امى تغضب من ابى كانت تذهب الى مدرب التنس وتلعب معه
    Ne kadar korkunç olursa olsun... kafası kızdığında bu piç kurusunun yanında hiç kalır. Open Subtitles ... وهذا كله لايقارن بذلك الوغد عندما يغضب
    Onun kızdığında ne yapacağını hayal bile edemezsiniz. Open Subtitles لا يمكنكَ تصوّر ما سيفعله حين يغضب
    Bana kızdığında çok seksi oluyorsun. Open Subtitles أتعرفين ؟ أنت جذابة جداً حين تغضبين مني
    Tanrım, böyle kızdığında çok seksi oluyorsun. Open Subtitles يا إلهي , أنتِ مثيرة عندما تغضبين
    Hoşuna gittiği için. Çok kızdığında falan bir şeyler kesip dururmuş. Open Subtitles ذلك يرفع من معنوياته لو شعر بإحباط ..
    kızdığında asla bunu yapmamalısın. Open Subtitles لا تفعلى هذا ابداً عندما تكونين غاضبة
    Dansı terk etmeni istediğinde bu, sana kızdığında gösterdiği davranış şekli miydi? Open Subtitles الآن , عندما اصرت بأنكِ تغادري الحفلة هل هذه الطريقة التي تتصرف بها دائما ً عندما تغضب عليك ؟
    İkimizde kızdığında ne kadar umursamaz olduğunu biliyoruz. Open Subtitles حسناً، كلانا يعرف كيف يمكن أن تكون طائشة عندما تغضب
    kızdığında çok seksi oluyorsun. Bu sayede her türlü kazanan ben oluyorum. Open Subtitles تكون مثيراً جدّاً عندما تغضب لذا قد أكون رابحة في الحالين
    Bu fotoğrafı sakladım çünkü kızdığında güzel görünmediğini söylerdi. Open Subtitles أنا أحتفظ بهذه الصور لأن... لأنها جادلتني فلم تكن هادئة حينما تغضب
    Bir yetişkin bir çocuğa kızdığında, ona vurması gerekmez, nedeni ne olursa olsun doğru olan, vurduğun için senin özür dilemen, ve sana vurulduğu için de senden özür dilenmesi. Open Subtitles عندما يغضب شخص بالغ على طفل، لا يجب أن تضربه بل ان تتناقش معه. يجب أن تعتذر لإنك ضربته من حققك أن تحصل على إعتذار لإنه تم ضربك.
    kızdığında bana örümcek ağı fırlatıyor. Open Subtitles و عندما يغضب يُلقى الشِباك علىَ
    kızdığında tekmeyi basabileceği biri. Open Subtitles شيئ يرميه حين يغضب
    Lewis kızdığında bir arı kadar beyni kalmıyor. Open Subtitles (لويس ... يصبح بحماقة نحلة طنانة عندما يغضب ...
    Kahretsin, sen kızdığında, senden daha çok hoşlanıyorum. Open Subtitles اللعنة، أحب ذلك عندما تغضبين.
    Hoşuna gittiği için. Çok kızdığında falan bir şeyler kesip dururmuş. Open Subtitles ذلك يرفع من معنوياته لو شعر بإحباط ..

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more