Cesur bir bayanın kaçışını garantiye almak için sempatik Almanlar tarafından bir girişim gerçekleştiriliyor. | Open Subtitles | يحاول الألمان المتعاطفون تأمين هروب إمرأة شجاعة |
Kardeşinizin rezil kaçışını da biliyorum! | Open Subtitles | هروب اختك الصغرى السيء اني على علم بكل هذا! |
Ve CIA ile çalışan bir Türk şebekesiyle kaçışını ayarladı. | Open Subtitles | وهناك نظّمت هروبه عن طريق عصابة تركية تمولها وكالة الإستخبارات الأمريكيـة |
Pekala bu onun zorlu kaçışını açıklıyor. | Open Subtitles | حسناً، ذلك مِن شأنه أن يُفسّر هروبه الشديد. |
Daha yüksek bir yere çıktı ki kendisini kaç kişinin takip ettiğini göre bilsin ve kaçışını planlasın. | Open Subtitles | هو فقط ذهب لمنطقه أكثر أرتفاعاً ليرى كم من الناس كانوا يتبعونه ومن ثم قام بالتخطيط لهروبه |
kaçışını planlamasına yardım için bir ona adımı vermiş olabilir. | Open Subtitles | ربّما قد أعطاه أحدهم إسمي لمساعدته على التخطيط للهروب. |
İskeleye kaçışını gizleriz. O kadar kolay olmayacak. | Open Subtitles | سنغطي هروبك إلى الرصيف، لن يكون أمراً سهلاً |
kaçışını planlayabilirdim ama hayatı boyunca kaçması gerekirdi ben de yasal yollardan tahliye edilmesini sağladım. | Open Subtitles | كان بوسعي تدبير هروبها لكنها ستظل مطاردة لبقية حياتها لذا تدبرت أمر إطلاق سراحها بصورة شرعية |
Eğer Jolinar'ın kaçışını hatırlayamazsa, bana yüzeyde hiçbirinizin... | Open Subtitles | اذا لم تتذكر هروب جولينار, لن أسأل أى منكم... |
Pavel'in kaçışını riske sokar. | Open Subtitles | وجوده ممكن أن يعرض هروب بافيل للخطر0 |
Richard Fenton'ın kaçışını bildiren faks için aradım. | Open Subtitles | اتحدث بشأن فاكس يخص هروب ريتشارد فينتون |
Geçen ayki hapishane kaçışını durdurduğumuz için Gardiyan Strange bize borçluydu. | Open Subtitles | * بيل ريف * مراقب غريب ندين له خدمة للإيقاف هروب السجن الشهر الماضي |
1915 ile 1970 arasında altı milyon siyahinin güneyden kaçışını, tüm zulümden sonra bir soluklanma ve kuzeyde daha iyi olanaklar elde etmeye çalışmalarını yazıya dökmüştü. Afrikalı Amerikanların dirençli ve parlak hikâyeleriyle doluydu ve aynı zamanda tüm dehşet verici hikâyeleri, tevazuyu ve aşağılamaları duymak oldukça zordu. | TED | إنها توثق هروب ستة ملايين من السود من الجنوب من عام 1915 وحتى 1970 بحثًا عن راحة من كل الأعمال الوحشية في محاولة للحصول على فرصة أفضل في الشمال، وكانت الرواية مملوءة بقصص النباهة والذكاء عند الأمريكيين الأفارقة، وكان حقًا من الصعب الاستماع إلى كل قصص الرعب والذل وكل الإهانات. |
Bana bir sonraki kaçışını şimdiden planladığını söyledi. | Open Subtitles | قال لي بأنه من الآن جهز خطة هروبه القادمة |
Bizi hükümet ajanı aracında görüyor ve kaçışını örtbas etmek için orayı havaya uçuruyor. | Open Subtitles | وعندما يرانا ويعلم أنك عميلة فيدرالية يقوم بنسف المكان لتغطية هروبه |
kaçışını, yılda sadece kapıların açılabildiği tek gece olan Kanlı Ay'la çakıştırmak istiyor... | Open Subtitles | لقد خطط ليتزامن هروبه ...هروبه مع القمر الدموي الليلة الوحيدة في العام... التي تفتح فيها البوابات |
Büyük ihtimalle o dönemde kaçışını planladı. | Open Subtitles | هناك فرصة جيدة انه كان يخطط لهروبه |
kaçışını önceden planlıyor gibi. | Open Subtitles | يبدو أنه يخطط لهروبه مقدما |
kaçışını planladığı sırada... bizi ve diğer teşkilatları... oyalamaya çalışıyor. | Open Subtitles | ذلك جهد كبير لنا ولكل وكالة تحقيق تدخلت فالقضية اذا لديها الكثير من الوقت للهروب. |
Ama sanki sadece kendi kaçışını planlamıyor gibi. | Open Subtitles | لكن يبدو أنه لم يكن يخطط للهروب بمفرده وحسب. |
Hayır, senin kaçışını ben gerçekleştireceğim. | Open Subtitles | لا ، أنا سأقوم باخفاء عملية هروبك. |
Teröristler onun kaçışını kurguladı. | Open Subtitles | الإرهابيون زيفوا هروبها |
İmparatorun kaçışını gölgelemek için imparatora ait cüppeyi giymiş. | Open Subtitles | وَضعَ على العباءاتِ الإمبراطوريةِ لتَغْطية هروبِ الإمبراطورَ. |
Kaçmanı söylemiştik. kaçışını planlamıştık. | Open Subtitles | لقد قلنا لك أن تهرب لقد خططنا لهروبك |
Ve Kolombiya kaçışını yaptığımızda senin Ramon Cadena olman önemli değildi, ya da Asaf... | Open Subtitles | (ولم يكن يهم إن كنت (رامون كادينا عندما.. أخترقنا السجن الكولومبي، (كماتعرف(عساف.. |