Zaten ilk uçağımızı kaçırdık, bir sonrakinide kaçıramayız. | Open Subtitles | لقد فوتنا رحلتنا ، لذا لا يمكننا أن نفوت الآخرى |
Başka insanlar yüzünden önemli aile olaylarını kaçıramayız. | Open Subtitles | ... لا يمكن للآخرين أن يجعلونا نفوت المناسبات العائلية |
- Acele et. Bunu kaçıramayız. | Open Subtitles | -بسرعة فلا يجب أن نفوت هذا الحريق |
Hadi Dre, uçağı kaçıramayız! | Open Subtitles | هيا يا دري , لا يمكننا تفويت هذه الطائرة |
Ama bunu kaçıramayız... | Open Subtitles | لكن لا يمكننا تفويت مشاهدة هذا |
Aferin. Bu fırsatı kaçıramayız. | Open Subtitles | أحسنت، لا يمكننا ترك هذه الفرصة تفلت منا |
Bu şansı kaçıramayız. | Open Subtitles | لا نستطيع أن نفوت هذه النافذة! |
Şarkıyı kaçıramayız. | Open Subtitles | لا يمكننا أن نفوت الأغنية. |
- Bu otobüsü kaçıramayız. | Open Subtitles | -لا يمكننا ان نفوت الحافلة |
Siktir, Frank! Şarkıyı kaçıramayız. | Open Subtitles | احا يا(فرانك) مينفعش نفوت الأغنية أصحى (باري) إصحى ! |
Tatlım, bu toplantıyı kaçıramayız. | Open Subtitles | عزيزتي لا يمكننا تفويت هذا اللقاء |
Bunu kaçıramayız! Minik Louis üstatlarla çalacak. | Open Subtitles | لا يمكننا تفويت ذلك (لويس) سيعزف أخيراً مع الآدميين |
- Hadi Dre, uçağı kaçıramayız! | Open Subtitles | -هيا يا ( دري ) لا نستطيع تفويت هذه الطائرة |
Her şeyi kaçıramayız, bayım. Pekala. | Open Subtitles | لن تفلت منا جميعا , سيدى , اوكى |