"kaçıyorum" - Translation from Turkish to Arabic

• أهرب
• سأهرب
• أتجنب
• هاربة
• اهرب
• مغادر
• أتجنّب
• أتفادى
• أتهرب
• أفر
• هاربه
• يتجنبي
• أتجنبها

Sonra mekiğin önünden geçip belada olduğumu anlıyorum sonra kaçış kozalağımı kullanarak kaçıyorum.
ثم أمرّ بجانب المكوك وألحظ أنّني في ورطة، لذا أهرب بواسطة كوة النجاة.

kaçıyorum, çünkü ben modern biriyim.
سوف أهرب بعيدا عن هذا المكان لأننى عصرية

Sen fikrini değiştirmeden ben kaçıyorum. Altı da da arayacağım.
سأهرب أنا قبلما تغيِّرين رأيك سأتصل بك فى الساعة السادسة

Beni bu konuda yıllardır uyarıyor. Ben de ameliyattan kaçıyorum.
لقد كان يحذرني من هذا لسنوات، وأنا كنت أتجنب الجراحة.

Uzun zaman önce ondan kaçtım. Hâlâ da kaçıyorum.
فررت منها منذ دهر بعيد، وإنّي هاربة منذئذٍ.

O zamandan beri de kaçıyorum.
وانت تعلم اني ما فتئت اهرب منذ ذلك الحين

Benim gerçek adım Marianne Lewis 1972'den beridir geçmişimden kaçıyorum.
إسمي الحقيقي ماريان لويس أهرب من ماضي منذ 1972

Ömrünü o mobilya mağazasında geçirir. Ben de senede bir kez kaçıyorum.
يقضي حياته في متجر الأثاث ومرةً كل عام أهرب

Taksiden kaçıyorum. Yolumdan çekil.
أهرب من دفع تكاليف سيارة الأجرة ابتعدي عن طريقي

O kadar çok korktum ki kaçıyorum!
أنا خائف للغاية الان بالتالى أظن انه من الافضل ان أهرب الان أراكم بعد العطلة ..

Dün seks suçundan tutuklandım, bugün gözümü çıkarmaya çalışan eski devlet görevlisi çatlaklardan kaçıyorum.
البارحة تمّ اعتقالي من أجل جريمة جنسيّة، اليوم أنا أهرب من حكوميين سابقين مجانين يريدون اقتلاع عيني

O zamandan beni o pisliklerden kaçıyorum.
لقد بقيت أهرب من هؤلاء البغضاء منذ ذاك الوقت

Oraya gelirsem direkt gözlerime kum fırlatacaksın o yüzden ben kaçıyorum.
أَحس أني أذا أتيت أنت فقط سترمي الرمل على عيني لذا سأهرب

Polislerden kaçıyorum. Tüm hayatımı geride bırakıyorum.
أنا سأهرب من الشرطة وسأترك ورائي كل حياتي

- Ondan hâlâ kaçıyorum, yine ne çeviriyor?
كلاّ ، لازلت أتجنب الحديث معه، لماذا؟ ما الّذي ينوي فعله؟

Bir avuç moronla çorbaya daldırılmış köpek gibi kokan... - ...devşirme bir minibüsün içinde kaçıyorum
أنا هاربة مع مجموعة من المهووسين في شاحنة رائحتها تُشبه شوربة كلب.

Çift kanatlı uçak kullanıp bana ateş ediyor, ben de kaçıyorum.
يقود دراجه بجناحين ويُطلق علي وانا اهرب من خلال حقل

- Yakışıklı bir adam gördüm. Sakıncası yoksa ben kaçıyorum.
برفقة أي شخص وسيم يمر بي أنا مغادر , ان لم يكن لديك مانع

Motel odama dönmekten kaçıyorum.
إنّي أتجنّب العودة لغرفة نُزُلي

Pittsburgh'ta yaşamak için çiçek hastalığından kaçıyorum.
أنا في بيتسبرغ أتفادى الجدري لكي أعيش

- Yine kaçıyorsun. - Evet, kaçıyorum.
أيها الثور ، انك تتهرب مرة أخرى نعم اننى أتهرب

İstediğim için değil, emredildiği için kaçıyorum.
أنا لست أفر بإرادتي، و لكن الأمر

- Ama şimdi adaletten kaçıyorum!
أنا هاربه من العداله

Asıl bu düşünceden kaçıyorum.
وكأنه يتجنبي

Çünkü takip etmeyi bırakmam ondan kaçıyorum anlamına gelmiyor. - Şuna bir bak.
لأنه فقط توقفت عن مطاردتها لا يعني أنه أتجنبها تفقد هذا