"kaç dakikalığına" - Translation from Turkish to Arabic

• لبضع دقائق
• لبضعة دقائق
• لعدة دقائق
• لدقائق قليلة
• لدقائق معدودة
• حتي أعود

Ama önce bir kaç dakikalığına tiyatroma uğrayacağız.
طبعاً ، لكني فقط أردت التوقف عند مسرحي لبضع دقائق

Sadece bir kaç dakikalığına çıkmam gerek.
يجب أن أخرج من هنا لبضع دقائق دعنى أستعير سيارتك

Heather'ın iş görüşmesinden sonra bir kaç dakikalığına Marshall'ı görmeye gittim.
بعد مقابلة هيذر ذهبت لألقي التحيه على مارشال لبضع دقائق

Bay Sloan'la bir kaç dakikalığına görüşmek istiyorduk.
نحن نريد أن نتحدث مع السيد سلون لبضعة دقائق

İkinciside, ne zaman O bir kaç dakikalığına beyefendi gibi davranmaya istekli olursa.
ثانيا ,عندما يرغب فى التصرف كسيد محترم لعدة دقائق.

Nicky, bir kaç dakikalığına ofisime uğramanı istiyorum.
نيكي .. أريدك أن تنتظريني عند مكتبي لدقائق قليلة

Bana bir kaç dakikalığına baygın olduğumuzu söyledin Cleaves ama aslında bir saatti.
لقد أخبرتني بأنه قد أغمي علينا لدقائق معدودة بينما في الواقع كانت ساعة كاملة

Bir kaç dakikalığına çocuklara bakmanın sakıncası var mı?
أتُمانعين ان تُراقبي الأطفال حتي أعود ؟ ... إنظُري الي جبهتك

Belki yarın öyle yemeğinde bir kaç dakikalığına kaçabilirim.
آه، ربما أتمكن من الحصول بعيداً لبضع دقائق غدا على الغداء.

- Eve geliyorum, bir kaç dakikalığına gözlerimi kapatıyorum, sonra gece işi için dışarı çıkıyorum.
. ثمّ أعود للمنزل وأغفو لبضع دقائق . ومن ثمّ أتوجه لعملي الليليّ

Bu da epey ironik, çünkü sanırım dün gece bir kaç dakikalığına gerçekten öldüm.
وهذا مثير للسّخرية، لأنّي لبضع دقائق من ليلة أمسٍ، كنتُ ميّتاً قانويناً.

Terapistim her gün bir kaç dakikalığına onlardan edinirsem, yardımı olabileceğini söyledi.
مُعالجتي النفسية أخبرتني أنني لو احتضنت واحدة لبضع دقائق كل يوم، فإن ذلك قد يساعدني

Mapela sistemi bir kaç dakikalığına sekteye uğratacak.
مابيتلا سيشغل النظام لبضع دقائق

Sadece bir kaç dakikalığına ağzımdan nefes alabilirim.
استطيع التنفس من فمي لبضع دقائق

- Bir kaç dakikalığına T.J.' yi içeri alabilir misin?
يمكنك أن تأخذ تي جيه لداخل لبضع دقائق ؟

Üzgünüm, ben bir kaç dakikalığına yalnız kalmak istiyorum.
أنا آسف، أنا... أنا بحاجة أن يكون وحده لبضع دقائق.

Bir kaç dakikalığına sinyali kaybettik, sonra...
لقد فقدنا الإشارة من آلة التّصوير لبضع دقائق ثمّ...

Belki sadece bir kaç dakikalığına konuşabiliriz.
ربما يمكننا التحدث فقط لبضعة دقائق

Oh, hadi ama Kung Lao, sadece bir kaç dakikalığına.
بحقك (كانج لاو)، فقط لبضعة دقائق

Bir kaç dakikalığına birbirinizi affetmenizi istiyorum.
, لعدة دقائق أريد منكما أن تسامحا بعضكما