Kaba olmak istemem ama zor bir gün geçirdim ve yalnız kalmak istiyorum. | Open Subtitles | لا أقصد أن أكون وقحة لكنني حظيت بيوم طويل وأريد أن أكون لوحدي |
Kaba olmak istemem ama, konuşacak çok şeyimiz var. | Open Subtitles | أنا لا أقصد أن يكون وقحا, لقد تحدثنا كثيراً عن-- |
Kaba olmak istemem ama donmuş meni taşıyorduk. | Open Subtitles | لا أريد أن اكون وقحاً لكني كنت أنقل الحيوانات المنوية |
Dinle, Kaba olmak istemem ama seni ilgilendirdiğini düşünmüyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أكون فظاً لكن لا أعتقد أنه من شأنكِ |
Beni herzaman Kaba olmak zorunda olduğuma dair bir dürtü . | Open Subtitles | هذا النوعِ مِنْ الإلزامِ لذا مضطر أن أكون وقحاً طوال الوقت |
Kesinlikle Kaba olmak istemiyorum ama sen elinde liste olan adamsın ama benim Temsilciler Meclisi Başkanı ya da bir vekille görüşmem gerekiyor. | Open Subtitles | -أنا . حقيقةً أنا لا أودُ أن أكون وقحًا, ولكنك الرجل الذي يحمل لوحة الدخول أنا بحاجة للتحدث إلى الرئيس أو عضو مسئول |
Haydi Janey teyzeye selam verelim, Kaba olmak istemezsin. | Open Subtitles | (دعونا فقط نرحب بالعمة (جايني اتفقنا لانريد أن نكون وقحين |
Evinde, sana karşı Kaba olmak istemiyorum ama bazen, biraz garip oluyorsun. | Open Subtitles | لا أريد أن أكون فظة في منزلك لكنك تتصرف بغرابة أحياناً |
Kaba olmak istemedim, ama ben iyiyim. Gerçekten. | Open Subtitles | لا أرغب فى ان اكون فظه لكننى بخير. |
Affedersin, Kaba olmak istemem ama seni daha önce görmedim mi? | Open Subtitles | معذرةً، لا أُريد أن أكون وقحة ولكن، ألم أركِ من قبل ؟ |
Kaba olmak istemiyorum, ama arkadaşımla özel konuşmam gerek. | Open Subtitles | لا أقصد أن أكون وقحة ولكني أريد التكلّم مع صديقتي بإنفراد. |
Bak, kaba, olmak anlamına gelmez ama biz gerçekten bilmiyorum. | Open Subtitles | إنظر ، لا أقصد أن أكون وقحة لكننا لا نعرفك حقاً |
Dinleyin, Kaba olmak istemem ama Paris uçağım on dakika sonra kalkıyor. | Open Subtitles | اسمع اكره ان اكون وقحاً لكن رحلتي لباريس ستغادر في حوالي 10 دقائق |
Kusura bakma, Kaba olmak istemem ama gitsen iyi olur. | Open Subtitles | متأسفة، لا أقصد أن اكون وقحاً لكنني أعتقد أنه على الأرجح يجدر بك المغادرة |
Kaba olmak istemiyorum ama, zor zamanlar bunlar. | Open Subtitles | لا أود أن أكون فظاً ولكن الأوقات صعبة، إنّها ليلة السبت |
Derdim Kaba olmak ya da öyle bir şey değil. Gerçek bir teklif. | Open Subtitles | لا أحاول أن أكون فظاً أو أي شئ إنه عرض جاد |
Ah, affedersin. Kaba olmak istemedim, kızlar. | Open Subtitles | المعذرة , لم أقصد ان أكون وقحاً يا فتيات |
Kaba olmak istemem, ama aile işlerime bulaşmamanı tercih ederim. | Open Subtitles | لا أود أن أكون وقحاً لكني أفضل أن تبقى بعيداً عن شؤون عائلتي |
Misafirperveliğinizden minnettarım ama Kaba olmak istemeyiz ama gitmeliyiz. | Open Subtitles | إنّي أقدّر ضيافتكم، لا أقصد أن أكون وقحًا لكني... جاهز |
Kaba olmak istememiştim. | Open Subtitles | .لم أقصد بأن أكون وقحًا |
Misafirlerimize karşı Kaba olmak istemeyiz. | Open Subtitles | -لانريد أن نكون وقحين تجاه ضيوفنا |
Şey, ben kaba, olmak istemem ama bir şey geldi ve ben şu anda dışarı çıkamazsın. | Open Subtitles | حسناً ، لا أقصد أن أكون فظة لكن طرأ شيئاً ما و لا يمكنني أن أخرج الآن |
- Kaba olmak istemem... ama sen de bana çatlak gibi görünüyorsun. | Open Subtitles | -لا اريد ان اكون فظه |