"kadar şanslı değildi" - Translation from Turkish to Arabic

• يكونوا محظوظين
• يكن محظوظا جدا
• يحالف الحظ الكثيرين
• لم يحالفهم الحظ
• لم يكن محظوظاً

Diğerlerimiz o kadar şanslı değildi.
لكنه تحول لأن يكون ملاذي الأخرون لم يكونوا محظوظين جداً

En iyi adamlarından üçü o kadar şanslı değildi ve onları ne öldürdü bilmiyorum.
ثلاثة من أفضل جنودي لم يكونوا محظوظين لتلك الدرجة و لا فكرة لدي عما قتلهم

Ama küçük bir çocuk Noel'de o kadar şanslı değildi.
لكن احد الفتية المحظوظين لم يكن محظوظا جدا في الكريسماس

Çünkü sevdiğim adam bu kadar şanslı değildi.
لأن الرجل الذي احببت لم يكن محظوظا جدا

Ben geri dönebildim. Çoğu o kadar şanslı değildi.
نجحت في العودة إلى وطني لم يحالف الحظ الكثيرين

Ben kaçtığım için gerçekten çok şanslıydım. Fakat bir çok Kuzey Koreli bu kadar şanslı değildi.
ورغم أنني كنت محظوظة جداً بأن هربت إلا أن العديد من الكوريين الشماليين لم يحالفهم الحظ

Dört yıl yatıp çıktılar ama Perez o kadar şanslı değildi.
كلاهما قضيا 4 اعوام واطلق صراحهم. ولكن "بيريز" لم يكن محظوظاً.

Ama diğerleri o kadar şanslı değildi.
لكن الاخرين لم يكونوا محظوظين مثلك

Komşular o kadar şanslı değildi.
الجيران لم يكونوا محظوظين للغاية

Diğerleri o kadar şanslı değildi.
ولكن الأخرون لم يكونوا محظوظين

Köylüler o kadar şanslı değildi.
القرويين لم يكونوا محظوظين

Ama bazıları onlar kadar şanslı değildi:
و لكن من اجل من لم يحالفهم الحظ ايضا

Bazılarımız o kadar şanslı değildi.
كان البعض منا لم يحالفهم الحظ.

Lucas o kadar şanslı değildi. Yani öyle bir bağırdı ki...
(لوكاس) لم يكن محظوظاً .أقصد,الطريقةالتي كانيصرخبها.

Ama bankayı soyduğu düşünülen şüpheli o kadar şanslı değildi.
لم يكن محظوظاً جداً