| Ajanstaki bayan iyi olduğunu haber verecekmiş ama şahsen konuşabilmek için yarına kadar bekleyeceksin. | Open Subtitles | وكيلتك قالت بأنها ستخبرها بأنك بخير لكنني أخشى بأنك يجب أن تنتظر حتى الغد لتتحدث معها بنفسك |
| Annemden istediğin neyse eve gelene kadar bekleyeceksin. | Open Subtitles | أياً كان الذي بينك و بين أمي عليك أن تنتظر حتى تعود إلى المنزل |
| Hadi ama, kendi hayatını başlatmak için daha ne kadar bekleyeceksin? | Open Subtitles | إلى ماذا ستنتظر حتى تبدأ بحياتك الخاصة؟ |
| İki tane sert tıklatma sesi duyana kadar bekleyeceksin. | Open Subtitles | ستنتظرين حتى تسمعي صوت قرع الباب مرتين. |
| Yatırıp, ağlaması geçene kadar bekleyeceksin. | Open Subtitles | دعه حتى ينتهي من البكاء. |
| Bu yüzden onu bekleyecek olursan ölene kadar bekleyeceksin. | Open Subtitles | لذا فإن إنتظرت لتفقد عذريتك معها فسوف تنتظر حتى تموت |
| Benim için tercüme edene kadar bekleyeceksin "maymun"! | Open Subtitles | والآن تنتظر حتى يترجم من لغة القردة |
| Sabaha kadar bekleyeceksin. Sonra da sırada beklemen lazım. | Open Subtitles | عليك أن تنتظر حتى الصباح وتقف بالطابور |
| Kilitleme düğmesi kırılana kadar bekleyeceksin. | Open Subtitles | يجب أن تنتظر حتى تنكسر قضبان القفل |
| Bebeğin doğana ve Mindy sağ salim ameliyattan çıkana kadar bekleyeceksin. | Open Subtitles | ستنتظر حتى تحصل على طفلك و حتى تمر جراحَة (ميندي) بسلام. |
| Saat 10'da Babette's'te olacak ve Bayan Danziger'ın sürprizi bitene kadar bekleyeceksin. | Open Subtitles | كوني هناك عند الـ10 ليلاً ثم ستنتظرين حتى تنتهي الآنسة (دانزيغر) من المفاجأة |
| Yatırıp, ağlaması geçene kadar bekleyeceksin. | Open Subtitles | دعه حتى ينتهي من البكاء. |