Çarpıcı olan ise sahip olduğumuz sorunların ne kadar ciddiye alındığıydı. | TED | المؤلم في الأمر كم المعاناة التي كنا نكابدها لنُؤخذ على محمل الجد. |
tam olarak kendimizi ne kadar ciddiye aldığımızı göstermesi ve insanların da bizi ciddiye almalarını bekliyoruz. | TED | بل أنه يوضح بالضبط إذا ما كنا نأخذ أنفسنا على محمل الجد، ونتوقع من الآخرين أيضًا أخذنا على محمل الجد. |
- Biliyormusun, sana bir tavsiye vereyim, eğer bu işi bu kadar ciddiye alırsan sağlığına zarar verebilir. | Open Subtitles | قد تكون هذه الوظيفة خطيرة إذا أخذتها على محمل الجد |
İşimi yapıyorum sadece. Ama öteki doktorlar işi senin kadar ciddiye almıyorlar. | Open Subtitles | لكن الأطباء الآخرون لا يأخذون الأمر بهذه الجدية |
Niye bu kadar ciddiye alıyorsun ki? Evleniyoruz sadece. | Open Subtitles | لماذا تتخذين الامر بهذه الجدية انه مجرد زواج |
-Feni benim kadar ciddiye almadığını biliyordum. | Open Subtitles | نحن بخير أعلم أنّك لم تأخذ العلم على محمل الجدّ كما أفعل انا |
Şeytan tembellik telkin eder sözünü bu kadar ciddiye alan birilerini görmek güzel. | Open Subtitles | يسرّني أن أجد أحدًا يأخذ تحذير الأيادي البطّالة تخدم الشيطان على محمل الجدّ. |
Her şeyi bu kadar ciddiye alman gerekmez. | Open Subtitles | ليس عليك أن تأخذ الأمور بجدية هكذا. |
Ayağını gitarımın üstüne koyana kadar ciddiye almamıştım. | Open Subtitles | لم آخذ الأمر بجدية إلى أن أقحم قدمه في جيتاري |
Bu konuyu herkes en az senin kadar ciddiye almalı. | Open Subtitles | كل هؤلاء الناس كل شخص منهم يجب أن يكون جدياً كما هو حالك |
Kendimizi bu kadar ciddiye almamalıyız. | Open Subtitles | وينبغي لنا أن لانأخذ أنفسنا حتى على محمل الجد |
Kendimizi bu kadar ciddiye almamalıyız. | Open Subtitles | وينبغي لنا أن لانأخذ أنفسنا حتى على محمل الجد |
Sözlerimi bu kadar ciddiye alıp evi terk ettin ha? | Open Subtitles | يا بني لقد أخذت الأمور على محمل الجد غضبت ورحلت من البيت |
Üzülerek söylemeliyim ki şu ana kadar Siyam hüznünü hiç bu kadar ciddiye almamıştım. | Open Subtitles | لكنّني محرجة لقول هذا قبل اليوم، لم أكن آخذ الحزن السيامي على محمل الجد |
O zaman gerçekten o kadar ciddiye almadım. | Open Subtitles | في الحقيقه لم أخذ ذلك على محمل الجد في تلك الأوقات |
Bu kadar ciddiye alma ve biraz rahat ol. | Open Subtitles | نعم .لاتأخذى الموضوع بهذه الجدية ولنمرح قليلاً |
Biliyorsun hayatı bu kadar ciddiye almamalısın. | Open Subtitles | هل تعلمون يجب ألا تتعاملوا مع الحياة بهذه الجدية |
Özür dilerim. Bu kadar ciddiye almanıza gerek yok. Ah! | Open Subtitles | آسفة , لا داعي بأن تأخذي الأمر بهذه الجدية |
O kadar ciddiye alma. Rahatla ve eğlen. | Open Subtitles | لا تأخذ الأمور بهذه الجدية اعتبره وقتٌ للاسترخاء والمرح |
Günün sonunda tek düşünebildiğim seni benim kadar ciddiye almadığı. | Open Subtitles | لست أعلم.. ولكنّني أتوقّع بأنه في نهاية الأمر.. لا يأخذك على محمل الجدّ كما أفعل. |
Şeytan tembellik telkin eder sözünü bu kadar ciddiye alan birilerini görmek güzel. | Open Subtitles | يسرّني أن أجد أحدًا يأخذ تحذير الأيادي البطّالة تخدم الشيطان على محمل الجدّ. |
Bilmiyorum... o kadar ciddiye almamıştım. | Open Subtitles | لا أعرف، لم أكن أأخذ الأمور بجدية |
Bu işi benim kadar ciddiye alıp almadığını öğrenmeliyim. | Open Subtitles | يجب أن أتأكد إذا ما كنت تأخذ الأمر بجدية مثلي. |
Gerçi senin kadar ciddiye alma ihtimalleri pek yok ya. | Open Subtitles | ليس ذلك، بل هذا الواقع بأن أي شخص يريد أن يصبح جدياً كما هو حالك ياعزيزي |