"kafe'de" - Translation from Turkish to Arabic

    • في محل القهوة
        
    • في مقهى
        
    • في المقهى
        
    • فى مقهى
        
    Kafe'de bekle. Bu gece istediğin bilgiyi alacaksın. Open Subtitles إنتظرني في محل القهوة ستحصل على معلوماتك الليلة
    Çok uzun yıllar önce, South Side Walnut Kafe'de çalışıyordum ufak bir lokanta ve orada bulunduğum zaman içerisinde militanlaşan lezbeiyen sürecine girdim: koltukl altlarını traş etmemek, Ani Difranco'nun sözlerini kabul edip, alıntılar yapmak. TED منذ بعض سنوات مضت، كنت أعمل في مقهى ساوث سايد والنات. وهو مطعم محليّ في المدينة، وأثناء عملي، كنت أمرّ بفترات نضال شديد للمثليّة الأنثوية: كعدم حلاقة إبطيّ الاقتباس من أغاني 'أني دي فرنكو' كتراتيل.
    Meydan Kafe'de randevu. 20'sinde saat 16.00'da. Open Subtitles موعد في مقهى رصيف في العشرين من هذا الشهر، الساعة الرابعة مساءً
    -Sadece Kafe'de tanıştığım bir kız. -O mu? Open Subtitles انها الفتاة التى قابلتها في المقهى اهي حقا كذلك؟
    - Neden bu kadınla Kafe'de oturuyordunuz? Open Subtitles لماذا كنت تجلسُ في المقهى مع هذه المرأة؟
    Riverfront Kafe'de bozuk bir bulaşık makinemiz var. Open Subtitles لدينا غسالة أطباق مكسورة فى مقهى ريفرفرونت.
    Benimle önünde ki Kafe'de sabah 7 de buluş. Open Subtitles مقابلتي في مقهى خارج، وغدا في، اه، 07: 00.
    Kapulsky Kafe'de görüştüğüm kişi avukatım Carmel Ben Tovim'dir. Open Subtitles في مقهى كبولسكي التقيتُ بمحاميَّ كارمل توفيم
    Seni gördüğüm ilk andan beri sana aşığım ve ayrıca annenle aylar önce Mogador Kafe'de tanışmıştık. Open Subtitles لقد أحببتك من أول مرة رأيتك فيها وقابلت أمك في مقهى "موقادور" قبل أشهر خلت
    - Şehrin öbür tarafında Wiley's Kafe'de. Open Subtitles في مقهى "ويلي" في الجهة الأخرى من المدينة.
    Rouge Kafe'de çalışsaydık, senin yanında olurdum Noel. Open Subtitles لو كنّا نعمل في مقهى رو لاتفقت معك فيما تقوله (نول)
    Ama bir Kafe'de oturup A.J.'yi beklememi sağladın. Open Subtitles لكنك جعلتني أجلس في المقهى منتظرة (إي.جي)
    - Kafe'de bir tünel var. Open Subtitles - هناك نفق في المقهى
    -- burada, Kuantum Kafe'de olduğu gibi -- bizim yaşadığımız dünyada görebilseydiniz, aklınızı kaçırdığınızı düşünebilirdiniz. Open Subtitles كانت ملحوظة فى عالمنا اليومى مثلهم هنا فى مقهى الكم ربما تعتقد أنك ستفقد عقلك
    Fakat burada, Kuantum Kafe'de, büyük ve hergün karşılaştığımız şeyler, bazen sanki çok çok küçüklermiş gibi davranıyorlar. Open Subtitles ولكن هنا فى مقهى الكم كبير,فأشياء كل يوم أحياناً تتصرف كما لو كانت أشياء صغيرة جداً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more