"kafeyi" - Translation from Turkish to Arabic

• المقهى
• المقهي

Sonra biz kafeyi temizlerken, masalardan birinin altında başka bir gardenya bulduk.
و حين قمنا بتنظيف المقهى تحت إحدى الموائد عثرنا على جاردينيا أخرى

Van Gogh'un, kulağını kesme kararını aldığı kafeyi gördüm.
رأيت المقهى الذي قرر فيه فان جوخ قطع أذنه

Onu bulmak için tüm kafeyi alt üst ettim.
نحن كان لا بُدَّ أنْ نَدُورَ المقهى الكاملَ يَبْحثُ عنهم داخلاً وخارجاً.

Babam başka bir kadın için evi terk ettikten sonra annem kafeyi işletti ve beni tek başına büyüttü.
..بعد أن رحل عنا من أجل إمرأة أخرى قامت أمي بإدارة هذا المقهى الصغير و ربّتني لوحدها

Ya kafeyi uçuran ve Amerikalı öğrencileri öldüren Hernandezse?
ماذا اذا كان هيرنانديز هو الذي فجر المقهي وقتل الطلبة

Köşedeki kafeyi komuta merkezi haline getirmiş.
أقتيد إلى المقهى الذي على زاوية مركز القيادة

UCSF yakınlarındaki şu berbat kafeyi hatırlıyor musun?
هل تتذكر ذلكَ المقهى المريع بجوار سان فرانسيسكو؟

Ona bu kafeyi açmakla büyük bir hata yaptım.
لقد إرتكبت حماقةً كبيرةً بإعطائي له ذلك المقهى

Zion Meydanının kuzey tarafındaki kafeyi biliyor musun?
هل تعرف المقهى في الجانب الشمالي من الميدان الصهيوني ؟

kafeyi sabah bu kadar erken açman için seni nasıl ikna ettiler?
كيف يسمحون لك فتح المقهى في هذا الصباح الباكر؟

Profesör Ban belediye başkanı ile konuştu da yaşlılar için bu kafeyi açmamıza yardım etti.
هذا المقهى بناه ابنكِ ،الاستاذ بان واخذ عليه موافقة المحافظ حتى

Yarın kafeyi kapatıp ortadan kaybol.
و أغلقي المقهى غدا عليكِ البقاء بعيداَ عن الأنظار

Ben... Ailemi özledim. kafeyi özledim.
أنا مشتاق إلى عائلتى مشتاق إلى المقهى

Sadece uğrayıp kafeyi ve seni görmek istemiştim.
لقد أردت فقط المرور ورؤية المقهى

Takım çalışması. kafeyi sen seçtin.
، جهد جماعي . أنت من اختار المقهى

Sonra bir de bakmışsın ki, numaranı değiştirmişsin ve yeni bir kafe arıyorsun. Ve ben o kafeyi çok seviyorum!
مضطراً لتغيير رقمك وإيجاد مقهى جديد و أنا أحببت ذلك المقهى!

Sonra bir de bakmışsın ki, yeni bir kafe arıyorum ve bu yeni kafeyi gerçekten çok seviyorum.
وفجأة، أضطر للبحث عن مقهى جديد و أنا أعشق ذلك المقهى الجديد!

Aksi takdirde bu kafeyi kan gölüne çeviririm.
وإلا سأحول هذا المقهى إلى حمام دم

Bu kafeyi ofis gibi kullanırdı.
لقد استخدم هذا المقهى كمكتب مؤقت

O kafeyi almalıyım.
يجب أن أحظى بذلك المقهى