Albay Zukhov ve ben bazı ekipman ve kişisel eşyalarla beraber iskelet kalıntıları bulduk. | Open Subtitles | الكولونيل زاكوف وأنا وجدنا بقايا هيكل سويّة مع الأجهزة والمواد الشخصية |
Büyük ihtimal, nişanlınızın yüzüğünün de içinde bulunduğu bazı insan kalıntıları bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا بقايا انسان والتي احتوت بالتأكيد على خاتم خطيبتك |
Çamaşır sepetinin içerisindeki kıyafetlerinde kar maskende gömleğinde barut kalıntıları bulduk. | Open Subtitles | وجدنا بقايا بارود على الملابس بسلتك، على القناع، والقميص. |
Dairende patlayıcı kalıntıları bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا بقايا المتفجرات من القنابل في شقتك. |
Eşinizin yüzünde ve mutfaktaki kanında hidrojen peroksit kalıntıları bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا آثار لـ بيروكسيد الهيدروجين على وجه زوجك وايضا على الدم الموجود على أرضية المطبخ |
Garajında patlayıcı kalıntıları bulduk. | Open Subtitles | وجدنا بقايا للمتفجرات في مرآبكَ |
- Hemen dışarı gelin, insan kalıntıları bulduk. | Open Subtitles | نحتاجك بالخارج فوراً وجدنا بقايا إنسان |
Aynı zamanda Maggie'nin vücudunda ve yatağında boya kalıntıları bulduk. | Open Subtitles | كما وجدنا بقايا الطلاء على هيئة ماغي و في السرير . |
- Radyasyon ne oldu peki? Depoda kobalt-60 kalıntıları bulduk. | Open Subtitles | وجدنا آثار متبقية من "الكوبالت 60" في وحدة التخزين |