Hep, kalbinin derinliklerinde yaptın hesabını. Yalnızca onaylatacak kimsen yoktu. | Open Subtitles | لقد كنت دوماً في اعماق قلبك تعلم لم يكن هناك أحد ليؤكد هذا لك |
Birini kalbinin derinliklerinde sevebilirsin bunda yanlış bir şey yok. | Open Subtitles | يمكنك ان تحب شخصاً من اعماق قلبك... ولا عيب في ذلك. |
İnanıyorum ki bunu yazarken kalbinin derinliklerinde hissettiklerini dile getirdin. | Open Subtitles | تأملي في أعماق قلبك تماما مثلما فعلتي حين كتبتي هذه الرسالة |
Şu anda bunu anlaman mümkün değil ama kalbinin derinliklerinde seni sevdiğimi bil. | Open Subtitles | ولن تفهمينني الأن ولكن اعلمي من أعماق قلبك بأنك محبوبة |
Ama küçük Sara kalbinin derinliklerinde... muhtemelen evini bir daha asla göremeyeceğini biliyormuş. | Open Subtitles | لكن في أعماق قلبها ، كانت تعرف سارة الصغيرة أنها ربما لا ترى بيتها ثانية أبدا |
Belki kalbinin derinliklerinde benim için hâlâ bir şeyler hissediyorsundur. | Open Subtitles | أقصد أنّك ربّما في أعماقك ما زلت تشعرين بشيء نحوي. |
kalbinin derinliklerinde ne olduğunu bilebilecek tek kişi tarafından sevilmenin? | Open Subtitles | لرؤية تلك البركة تعود في نظر الشخص الوحيد الذي عرف حقيقة ما يدور في قلبك |
Kabul et Clark, kalbinin derinliklerinde Lex'in neler yapabileceğini hep biliyordun. | Open Subtitles | واجه الأمر كلارك بأعماقك لطالما عرفت مايقدر ليكس على فعله |
Evet. Ve kalbinin derinliklerinde sende bunun biliyorsun | Open Subtitles | وانت في اعماق قلبك متأكد من ذلك ايضا |
Harika bir adaysın, kalbinin derinliklerinde bunu bilmen gerek. | Open Subtitles | أنتِ مرشحة رائعة و يجب عليكِ معرفة ذلك في أعماق قلبك ِ |
kalbinin derinliklerinde beni anlayabiliyrsun, ne istediğimi. | Open Subtitles | في أعماق قلبك تتفهمينني و ما أريده |
Bugün bir müdahale sahneleyeceğim ve işim bittiğinde, sakladığın her şey gün yüzüne çıkacak çünkü bugün hayatındaki en önemli ilişkinin ben olduğumu kabul edeceksin duymak istediğimin bu olduğunu düşündüğünden değil kalbinin derinliklerinde bir yerde bunun doğru olduğunu bildiğin için ve eğer etmezsen hepimiz öleceğiz. | Open Subtitles | حسناً، اليوم سأقوم بترتيب تدخل و عندما أنتهي، كل ما كنتَ تخفيهِ سوفَ يكشف لأنكَ اليوم ستقوم بالأقرار بأني العلاقة الأهم في حياتك ليس لأنكَ تظن أن هذا ما أريدُ سماعه لكن لأنكَ تعرف في أعماق قلبك أن هذهِ هي الحقيقة |
Ama küçük Sara kalbinin derinliklerinde... muhtemelen evini bir daha asla göremeyeceğini biliyormuş. | Open Subtitles | لكن في أعماق قلبها ، كانت سارة الصغيرة تشعر أنها ربما لا تعود ثانية إلى بيتها الحقيقي |
Bence bütün bunları benden istemenin bir sebebi var. Çünkü kalbinin derinliklerinde sen de biliyorsun ki annenin ölümünden sadece kendisi sorumluydu. | Open Subtitles | لأنك تدركين في أعماقك بأن أمك كانت مسؤولة عن مقتل نفسها بنفسها |
Onu neden koruduğunu biliyorum ama kalbinin derinliklerinde bunun doğru olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | أنا أتفهم لما تحاول حمايتها ولكن في أعماقك انت تعرف إن هذا صحيح |
kalbinin derinliklerinde hâlâ yasaları çiğneme isteğini bilmek harika. | Open Subtitles | إنه أمر رائع أن نعرف أنه في أعماقك لا زلتِ تريدين خرق القانون. |
kalbinin derinliklerinde okul kütüphanesindeki tozu kontrol etmediğin için geceleri uyuyamadığın oldu mu? | Open Subtitles | هل كنت تعلم انه في قلبك انه لا يمكنك النوم في الليل مالم تقم بتفتيش مكتبة المدرسه عن الغبار ؟ |
Çünkü kalbinin derinliklerinde senden bir parça, onun için hâlâ üzülüyor. | Open Subtitles | لأن بأعماقك هناك،جزء بداخلكَ. |