"kaleleri" - Translation from Turkish to Arabic

    • القلاع
        
    • قلاع
        
    • حصون
        
    • ناصبة قلعتهم
        
    • والقلاع
        
    • الحصون
        
    Yüzlerce köyü harabeye çevirir, kaleleri olduğu gibi yutar ve ardında yalnızca kül yığınları bırakarak yuvasına döner. Open Subtitles ويلتهم كل القلاع قبل أن يعود إلى عرينه ولم يترك ورائه سوى الرماد
    Diğer birlik üyeleri 4 ve 5. kaleleri halledecekler. Open Subtitles الأتحاديون الآخرين سيتعاملون مع القلاع 4 و 5
    Kuzeyliler savaşa gittiği için o kaleleri aldık. Open Subtitles لقد استولينا على هذهِ القلاع لان الشماليون ذهبوا للحرب
    Söylediklerine saygı duyuyorum, ama unutma bu adamların toprakları ve kaleleri var. Open Subtitles أنا أحترم ما قلته. لكن تذكر ذلك أن هؤلاء الرجال لديهم أراضى و قلاع.
    Majesteleri, İmparator'un kuvvetleri şu anda Luxembourg ve St. Didier kaleleri'ni kuşatıyorlar. Open Subtitles جلالتك, قوات الإمبراطور تحاصر حاليا حصون لوكسمبورغ وسان ديدييه
    - Muhafızlar mı? - kaleleri işte şurada. Open Subtitles -هناك ناصبة قلعتهم .
    Nice zorlu kaleleri, şehirleri aldık. Open Subtitles لقد فتحنا العديد من المدن والقلاع القوية
    Kuzeyliler savaşa gittiği için o kaleleri aldık. Open Subtitles لقد إستولينا على تلك القلاع لأن الشماليين ذهبوا للحرب
    kaleleri senin için savaşırken ölen adamların ailelerine ver. Open Subtitles إعطاء القلاع للعائلات من الرجال الذين ماتوا قتال من أجلك.
    kaleleri senin için savaşırken ölen adamların ailelerine ver. Open Subtitles أعطِي القلاع للرجال الذين ماتوا يحاربون لأجلك
    kaleleri eritip şehirleri yakmak için onları kullanırsanız farkınız kalmaz. Open Subtitles إذا كنت تستخدم لهم لإذابة القلاع وحرق المدن، أنت لست مختلفا.
    Tepeler ve yerli kaleleri iç içe geçmiş. Open Subtitles اتخذت التلال شكل القلاع الهندية
    Hatice ben de savaşacağım, ben de fethedeceğim kaleleri. Open Subtitles ‫أريد أن أقاتل وأغزو القلاع أيضاً‬
    Ama kaleleri eritip şehirleri yakmak için onları kullanırsanız farkınız kalmaz. Open Subtitles ابني عالماً مختلفاً عن العالم المُقرف الذي لم يعرفوا سواه. ولكن إذا استخدمتميهم لإذابة القلاع ولتحرقي المُدُن...
    Buz kaleleri yeğenini öldürme planının bir parçasıydı. Open Subtitles ! قلاع الثلج كانت جميعا جزء من الخطة لقتل أبنه أخبك
    Neden bu kadar çok kaleleri var? Open Subtitles لماذا لديهم قلاع كثيرة؟
    Sahilde kum kaleleri. Open Subtitles قلاع رميلة على الشاطئ.
    Majesteleri, İmparator'un kuvvetleri şu anda Luxembourg ve St. Didier kaleleri'ni kuşatıyorlar. Open Subtitles جلالتك, قوات الإمبراطور تحاصر حاليا حصون لوكسمبورغ وسان ديدييه
    Yastıkköy Birleşik kaleleri talebi reddediyor. Open Subtitles حصون الوسائد المتحده ترفض الطلب
    - Muhafızlar mı? - kaleleri işte şurada. Open Subtitles -هناك ناصبة قلعتهم .
    Nice zorlu kaleleri, şehirleri aldık. Open Subtitles لقد فتحنا العديد من المدن والقلاع القوية
    Yastıkköy Birleşik kaleleri ve Meşru Çarşaflık Cumhuriyeti, birbirlerini alaşağı etmek ve diğerinin yerini alma amacıyla savaştalar. Open Subtitles الحصون المتحدة للوسائد و الجمهورية الشرعيه بقلعة البطانيات دخلتا بحرب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more