Sakın suçu benim üzerime atmaya kalkışma. | Open Subtitles | إيّاك وأن تجرؤ على إظهاري بمظهر المخطئة. |
Orada karşıma dikilip bana unutmamı söylemeye kalkışma. | Open Subtitles | ولا تجرؤ على الوقوف أمامي لتتحدث معي عن تجاوز الأمور |
- ...bir FBI ajanı... bu etkileyici. - Benim suçummuş gibi göstermeye kalkışma. | Open Subtitles | .مع عميل فيدرالي, أنا متأثر .لا تجرؤ محاولة جعل ذلك عني |
Bunu tek başına yapmaya kalkışma. Çok dikkatli davranmak gerekecek. | Open Subtitles | لا تحاول أن تفعل ذلك بنفسك سيستغرق الأمر الكثير من الوقت |
Bana, tek başıma daha iyisini, yapamayacağını söylemeye kalkışma! | Open Subtitles | لذا لا تحاولي أن تخبريني انه لا يمكنك ان تصنعي حياة أفضل لنفسك |
Sakın bizden kaçmaya kalkışma. | Open Subtitles | القاعده رقم ثلاثه... لا تحاولى مطلقا ... الهروب اللعين مننا |
Yediğin bu haltı bana yüklemeye kalkışma. | Open Subtitles | لا تجرئي ان تحمليني مسئولية هذا |
Ön odadaki en iyi yastıklarımı kullanmaya kalkışma! | Open Subtitles | اياك أن تجرؤ على استخدام الوسائد ! من غرفة المعيشة |
Ve sakın ola onu bu işe karıştırmaya kalkışma. | Open Subtitles | واياك ان تجرؤ على اقحامها في هذا |
Yani, bana barbarlıktan söz etmeye kalkışma. | Open Subtitles | لا تجرؤ على التحدث إلىّ عن الوحشية |
Jared, sakın bunu yapmaya kalkışma. Anladın mı? | Open Subtitles | جاريد",لا تجرؤ على فعل هذا" إياك أن تفعل هذا |
- Üzgünüm ama... - Beni dinle! Bana sakın masum ayağına yatmaya kalkışma. | Open Subtitles | ... ـ آسف، لكن ـ لا تجرؤ على التظاهر بأنك برئ من كل هذا |
Ayrıca o küçük garip ağzınla bir şeyleri ima etmeye kalkışma. | Open Subtitles | ولا تجرؤ على ذكر الأمر بفمك هذا الغريب. |
Bu yüzden bir şey yapmaya kalkışma. Sen beni rahat bırak, ben de seni rahat bırakayım. | Open Subtitles | لذا لا تحاول فعل أى شئ أخرق أبتعد عنى وسأبتعد عنك |
Bir daha da beni buradan aramaya kalkışma. | Open Subtitles | ذلك بالضبط ما أعنيه .لا تحاول الإتصال بي هنا ثانية |
İşler kötüye giderse kahramanlık yapmaya kalkışma. | Open Subtitles | لو ساءت الأمور تراجعي لا تحاولي بأن تكوني بطلة |
Ve boks numaralarını da denemeye kalkışma. | Open Subtitles | ولا تحاولى خداعى باية لكمة او ركلة |
- Sakın buna kalkışma. | Open Subtitles | لا تجرئي |
Bugün ikinizi koridorda gördüm. İnkar etmeye kalkışma bile, kardeşim. | Open Subtitles | رأيتكمسوياًبالرواقاليوم، لاتحاول أن تنكر ، ياصاح. |
Sakın bu yolda ölmeye kalkışma. | Open Subtitles | ماذا؟ لا تقومي بلعب دور الشهيد. |
Ama avcıIığa kalkışma. | Open Subtitles | حسناً .لا تفعل أي شئ علي طريقة الصيادين |
Yakışıklı birini sakın yalnız başına götürmeye kalkışma. | Open Subtitles | لا تجرؤي على وضع كمية كبيرة من أحمر الشفاه. |