"kalmalısınız" - Translation from Turkish to Arabic

    • تبقيا
        
    • عليكِ البقاء
        
    • عليك أن تبقى
        
    • أن تبقوا
        
    • يَجِبُ أَنْ تَبْقى
        
    • تمكثا
        
    - Şimdi evlatlarım evlenmeden önce bu şekilde kalmalısınız. İncil çok net bir şekilde ifade eder: Open Subtitles يجب أن تبقيا أعزبين قبل الزواج , الإنجيل يقولها بوضوح
    Her ikiniz de zaten patlamaya hazır bomba gibisiniz, bu yüzden ikiniz birlikte onun yanında kalmalısınız. Open Subtitles وأنتما قد تصادمتما سلفاً، لذا عليكما أن تبقيا معها
    Yatakta kalmalısınız. Dikişlerin attı. Sırt üstü uzan. Open Subtitles بل عليكِ البقاء بالفراش لقد حللتِ قطبة، ارقدي للخلف
    - Hekim hasta olduğunuzu söyledi. - Bir hafta yatakta kalmalısınız. Open Subtitles يقول الدكتور بأنكِ مريضة - يجب عليكِ البقاء في فراشكِ لمدة اسبوع -
    Birkaç gün daha kalmalısınız. Bir aydır hareketsizsiniz. Open Subtitles عليك أن تبقى لبضعة أيام أخرى لم تكن نشطاً لشهر
    O zaman şehir dışında kalmalısınız. Sakın şehre geri dönmeyin. Open Subtitles يجب أن تبقوا وقتها في الريف و لا تعودوا للمدينة
    Bu gece kesinlikle kalmalısınız. Open Subtitles أنت بالتأكيد يَجِبُ أَنْ تَبْقى الليلَة
    Hava da karanlık. Bu gece burada kalmalısınız. Open Subtitles -وقد حل الليل، حريّ أن تمكثا الليلة
    Birşeyler yemek için kalmalısınız. Open Subtitles يجب عليكما ان تبقيا
    Teşekkür ederim. Çaya kalmalısınız. Open Subtitles شكراً يجب أن تبقيا لشرب الشاي
    Hanımefendi, şeridin arkasında kalmalısınız. Open Subtitles سيدتي، عليكِ البقاء وراء الشريط
    - Şimdilik burada kalmalısınız. Open Subtitles -إذاً ، ما الـّذي علينا فعله الآن ؟ -الآن , يتعيّن عليكِ البقاء هنا .
    Bence kalmalısınız. Open Subtitles أاعتقد أنه عليكِ البقاء هنا
    - Üzgünüm bayan, dışarda kalmalısınız. Open Subtitles آسف سيدتي ، عليك أن تبقى بعيدا.
    Yuichi, Yasuko'nun yanında olacak. Siz yatakta kalmalısınız. Open Subtitles (سيكون (يوشي) مع (ياسوكو عليك أن تبقى في السرير
    Destek gelene kadar burada kalmalısınız! Open Subtitles عليك أن تبقى هنا حتى يصل الاحتياطي!
    Öğle yemeğine kalmalısınız beyler. Open Subtitles ولكن بالطبع عليكم أن تبقوا على الغداء يا سادة
    İkiniz burada kalmalısınız. İyi olacağız. Open Subtitles أنتم الاثنتين يجب أن تبقوا هنّا، سوف تكونوا بخير.
    Unutmayın, ne olursa olsun birlikte kalmalısınız. Open Subtitles تذكروا،يجب أن تبقوا سوية مهما حدث
    Babanızla kalmalısınız. Open Subtitles يَجِبُ أَنْ تَبْقى مَع أبّيكَ.
    - İkiniz de burada kalmalısınız. Open Subtitles -كلاكما يمكن أن تمكثا هنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more