Benim sikmeme gerek kalmasın diye kızımın arkadaşlarını sikmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تضاجع صديقتا ابنتي حتى لا أقوم أنا بذلك |
Sadece sonradan aklımda kalmasın diye hemen bitirmek istiyorum yani. | Open Subtitles | أريد أن انهي العمل، حتى لا أفكر به تعرفين ذلك؟ |
Kız kardeşim hepsini ödemek zorunda kalmasın diye burada çalışıyorum. | Open Subtitles | إنني أعمل هنا حتى لا تضطر أختي لدفع المبلغ كله. |
Genelde, başka insanlar düşünmek zorunda kalmasın diye. | Open Subtitles | بشكلٍ عام، لكي لا يضطر لأن يفعل ذلك الآخرين |
Şu anda oğlumuz tarihten kalmasın diye uğraşıyorum. | Open Subtitles | إنني الآن أحاول ما بوسعي لكي لا يسقط ابننا في التاريخ |
Merhaba Lydia. Evde senin hatıra niteliğinde eşyan kalmasın diye bir kez daha gözden geçirdim. | Open Subtitles | بحثت داخل المنزل للتأكد من عدم بقاء تذكارات تخصك |
Dişçiye şimdi gitmene gerek kalmasın diye iki sene boyunca diş tellerine onca para döktüm. | Open Subtitles | أنفقت مال كثير على التقويم لمدة سنتان حتى لا أصحبك إلى طبيب الأسنان الآن |
Ona sırf merdiven çıkmak zorunda kalmasın diye zemin katta oldukça geniş bir hücre ayarladım. | Open Subtitles | لقد وضعتة فى زنزانة كبيرة فى الدور الارضى حتى لا يضطر ان يستعمل السلالم |
Her gün hastaneye gitmek zorunda kalmasın diye evin üzerine ikinci bir ipotek koydurup ona mobil diyaliz makinesi aldık. | Open Subtitles | لقد حصلنا على قرض آخر على المنزل من أجل إحضار إحدى تلك آلات الغسيل حتى لا تضطر للذهاب إلى المستشفى كل يوم |
Onun için önemliysem, onu görmeye gideceğim zamanları beni boşuna beklemek zorunda kalmasın diye söylemek istiyorum. | Open Subtitles | سأكون قادراً على إخبارها متى يمكنني زيارتها مرّة أخرى , حتى لا تضطر للانتظار |
İlk yardım ekibi bunu kafatasından çıkarmak zorunda kalmasın diye, bunu onun elinden almak zorunda kaldım. | Open Subtitles | .. هذه ما اضطررت لأخذها من يده حتى لا تحتاج أنت إلى مسعف ليخرجها من جمجمتك |
Yatağın diğer ucunda seni aramama gerek kalmasın diye. | Open Subtitles | حتى لا يتوجب علي أن أبحث عنكِ في الجانب الآخر من السرير |
Adam hiç zayıflığı kalmasın diye kendi ailesini öldürmüş diye duydum. Hoşuna da gitmiş. | Open Subtitles | لقد سمعت أنه قتل عائلته كلها حتى لا تكون لديه نقاط ضعف، وأعجبه قتلهم |
Bay L de çalışmasına gerek kalmasın diye bizim başarısız olmamızı istiyor. | Open Subtitles | لذلك السيد آل يريد منا أن نفشل حتى لا يعمل مجددًا |
Üstünde kokusu kalmasın diye mi? Bu şekilde daha mı az suçlu hissediyorsun? | Open Subtitles | ولا تبتسمي حتى لا تشعري بالذنب |
Yaşadığım acıları başka aileler de yaşamak zorunda kalmasın diye. | Open Subtitles | .حتى لا يمر أهل طفل بما ممرت به |
Babam, kendisi gelmek zorunda kalmasın diye beni gönderiyor böyle şeylere. | Open Subtitles | أرسلني أبي إلى هاته الحفلات البغيضة لكي لا يتحتم عليه المجيء{\pos(192,230)} |
Misal, gözleri tembelleşen insanların gözlerini çalıştırıyorlar ki gözlük takmalarına gerek kalmasın diye. | Open Subtitles | ...عندما يكون للناس عينٌ كسولة يقوون أعينهم لكي لا يحتاجوا للبس النظارات |
Ben de şimdi bütün bu hikâyeyi Emmett motorunu satmak zorunda kalmasın diye uydurduğunu öğrendim. | Open Subtitles | والآن أكتشفتُ بأنها أختلقت هذه القصة كلها لكي لا يضطر (أيمت) ليبيع دراجةُ |
Sarah şu an dışarıda, canını tehlikeye atmış senin çocukların annesiz kalmasın diye kedi-fare oyunu oynuyor. | Open Subtitles | (سارة) بالخارج هناك، تخاطر بحياتها تلعب لعبة القط والفأر مع قاتل مستنسخ لكي لا يتيتم أطفالك |
Parası kalmasın diye ne gerekiyorsa yapmışsın. | Open Subtitles | لقد تأكدتَ من عدم بقاء أي مال معه يقصد أنك أنفقت ماله |