"kameramız" - Translation from Turkish to Arabic

    • كاميرا
        
    • كاميرات
        
    • كاميرتان
        
    • آلات تصوير
        
    • ألة تصوير
        
    Birlikte kitapta çok eğlendiğimiz yüksek hızlı bir kameramız var. TED لدينا كاميرا فائقة السرعة مكنتنا من الحصول على الكثير من الاشياء الممتعه في الكتاب
    Şu şekilde kullandık: odada boşluğa bakan bir kameramız ve her duvarda bir monitörümüz vardı. TED والطريقة التي استخدمناه بها هو أنه كان في غرفة حيث كان لدينا كاميرا تنظر إلى الفضاء، وكان لدينا شاشة على كل جدار.
    Bizim de bir yerlerde bir Krasnogorsk kameramız var... Open Subtitles كان لدينا كراسنوغورسك كاميرا في مكان آخر أيضاً
    Paramız yok, yerimiz yok, stüdyomuz yok sikik bir kameramız bile yok. Open Subtitles لم يعد لدينا أموال ولا مكان للتصوير ولا أجهزة وليس لدينا كاميرات هنا.
    Arka bahçede dört tane kameramız var. Güneşin doğuşundan önceki kayıtları inceledik. Open Subtitles هناك أربع كاميرات في الفناء الخلفي، لقد قمت بمراجعة التسجيلات من الصباح حتى وصلت لهذا
    Geriye dönersek, dikkatli ol dostum, çünkü seni unutmadım. Dışarıda 20 tane kameramız var. İstediğimiz şeyi kesebiliriz. Open Subtitles لدينا 20 كاميرا بالخارج يمكننا فعل ما نريده
    Pekala, hâlâ 13 kameramız va... 12. 12 kameramız var. Open Subtitles حسنا لا زال لدينا ثلاثة عشر كاميرا اثنى عشر، لدينا اثنى عشر كاميرا
    O kapıyı gören bir güvenlik kameramız var. Open Subtitles لدينا كاميرا مراقبة موجهة بشكل مباشر لهذا الباب
    Hatta bir kameramız hala orada. TED غالبا , ما زالت توجد كاميرا خارجة هناك حتى الآن .
    Dört kameramız bozuk ama fener kameramız çalışıyor. Open Subtitles نعم... لدينا أربعة لا يعملون ولكن لدينا كاميرا الفنار
    Dört kameramız bozuk ama fener kameramız çalışıyor. Open Subtitles نعم... لدينا أربعة لا يعملون ولكن لدينا كاميرا الفنار
    Artık Bank'in çalışma odasında bir kameramız var. Open Subtitles والان اصبح لدينا كاميرا في مكتب بانك
    Ormana ve batıya dönmüş bir kameramız var ama halen güney ve havadan girişlere karşı savunmasızız. Open Subtitles نصبت كاميرات من الغابة إلى الجهة الغربية لكن ما نزال في موقف ضعيف جنوباً إن هوجمنا جواً
    Belki farketmişsinizdir, kumarhanemizde birkaç kameramız var. Open Subtitles كما تعلمون، قد تكونون لاحظتم، لدينا كاميرات قليلة هنا في الكازينو. ألقوا نظرة عليها.
    Yalnızca bu kasada dört tane kameramız bir ısı detektörü ve sismik sensörümüz var. Open Subtitles لدينا أربع كاميرات في هذا القبو فقط وأجهزة استشعار الحرارة والزلازل
    Evin içinde 50'den fazla kameramız var. Open Subtitles اه، لدينا أكثر 50 كاميرات في جميع أنحاء المنزل.
    5 kameramız vardı, efendim, hepsi aynı görüntü satırına bağlıydı ne görmemiz gerektiğine göre kameraları değiştirebildik. Open Subtitles لدينا خمس كاميرات ، سيدى كُلهم مُتصلين بخط فيديو واحد ونستطيع التغيير بين الكاميرات إعتماداً على ما نحتاج إلى رؤيته
    kameramız yok. İçeride alarmımız var ama dışarıda yok. Open Subtitles لا يوجد كاميرات لدينا إنذار هنا، ولكن ليس في الخارج
    İki kameramız var, biri yakın çekim mercekli. Open Subtitles لدينا كاميرتان ، واحدة بعدسة مقربة
    Tadilat yüzünden 7. katta güvenlik kameramız bulunmuyor. Open Subtitles ليس هناك آلات تصوير مراقبة في الطابق السابع بسبب البناء.
    - Tanıştığımıza memnun oldum, Fay. - Evet, evet, evet evet, evet. Keşke kameramız olsaydı. Open Subtitles من الطيف مُقابلتك يا فاى- اجل , اجل , اجل اتمنى ان كان لدينا ألة تصوير

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more