Şehrin benim içimden, kanımdan bir parça olduğunu fark ettim. | Open Subtitles | أدركت أن هذه المدينة جزء مني كان هذا في دمي |
Bu bebek gerçekten torunum mu, benim kanımdan mı öğrenmem lazım. | Open Subtitles | عليَ أن أعرِف إذا كانَت تلكَ الطِفلَة حفيدتي بالفِعل من دمي بالفِعل |
Bankanın can damarı benim kanımdan. Ve ben o kanı geri çekeceğim. | Open Subtitles | أن شريان حياة هذا المصرف هو دمي وسوف أسحب ذلك الـــدم |
Birini iyileştirdiğim her seferinden sonra dinlenmek ve hastalığı kanımdan temizlemek için zamana ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | ساحتاج الي فترة راحة لتطهير دمائي من المرض بعد كل مرة اعالج فيها احد. |
Senin gibi Amerikalı olmayan birinin kendi kanımdan olan birisini eleştirmesine izin veremem. | Open Subtitles | أتعتقد بأنني سوف أجلس بينما أجنبيا غير أمريكي يختلق الإتهامات حول إبني من لحمي ودمي ؟ |
Tanrım, bu günahkâr için merhamet dileyenler kendi kanımdan ve kendi canımdan olsa da onlara da aynı laneti istiyoruz! | Open Subtitles | أيها الرب ، إننا نطالب بنفس اللعنة لكل من يطلب العفو لهذا الخاطئ حتى لو كانوا من لحمى و دمى |
Etimden yiyen ve kanımdan içen benim içimdedir ve ben de onun içinde. | Open Subtitles | إنه من يأكل من لحمي ويشرب من دمي سيعيش داخلي |
Ve, hayır, onlar benim kanımdan değil, ama bununla yaşayabilirim. | Open Subtitles | و, لا , انهم ليسوا من دمي ولكني استطيع ان احيا مع ذلك |
Nasıl olur da bana söylemezsin? Kendi kanımdan biri bana bunu da mı yapacaktı? | Open Subtitles | كيف استطعت اخفاء الامر عني انت من لحمي و دمي |
Prens'in korunması, benim de en öncelikli işim, sonuçta, o benim de kanımdan. | Open Subtitles | حماية الأمير تعتبر من أولوياتي لأنه هو أيضا من دمي |
O benim kanımdan ve Tanrı'nız ne yapar bilmiyorum ama buna karşı koyamaz. | Open Subtitles | إنه من دمي .. ولست أعرف ما هي حقيقتك لكنها لن تصل ابداً إلى تلك المرحلة |
Kendi kanımdan ve canımdan olanı asla zehirlemem. | Open Subtitles | لن أقوم أبداً بوضع السم لعائلتي من لحمي و دمي |
Yeryüzüne hükmeden Tanrım, bize yol göster ve kanımdan olanı himayene al. | Open Subtitles | يا إله جميع الأرض أرشد عبدك... واحمي كل دم هو من دمي. |
Ona az önce kanımdan verdim. Eğer vampir olursa daha fazla melez olmaz. - Bunu yapmazsın. | Open Subtitles | لقد أطعمتها دمائي توّاً، لن تصنع مزيداً من الهجائن حال غدوُّها مصّاصة دماء. |
7 yıl evvel üstüne sıçrayan kanımdan ötürü maskenin dikenleri çıkmıştı. | Open Subtitles | قبل سبعة اعوام، دمائي قد أيقظت هذا القناع. |
Benim kanımdan mı yoksa en çok sevdiğin kişileri öldürmenin getirdiği şeyden mi bahsediyorsun? | Open Subtitles | أنتحدّث عن دمائي أم عن مطاردة أحبّ الناس إليك؟ |
Bunu asla yapamam. O kanımdan canımdan bir parça. | Open Subtitles | ،إذًا لن أسمح لإنسان، إلا أنا بأن يقضي على لحمي ودمي |
Ve bu küçük kız, benim etimden ve kanımdan. Anlıyor musun? | Open Subtitles | لأنك لا أحد , والان انها من لحمي ودمي , اين هي ؟ |
En sonunda bana kendi kanımdan birisini öldürteceksin. | Open Subtitles | على الأقل لم احاول ان أقتل شخص من لحمي ودمي |
Aptal da olsa benim kanımdan. Her birinizden iyidir. | Open Subtitles | انه من دمى حتى لو كان مغفلا انه أفضل من أى منكم جميعا |
Bu duvarlar arasında benim kanımdan olanların hak ettiği bir hayat süreceksin. | Open Subtitles | بين هذه الجدران ستكون حياتك مساوية لدمي |
O benim kanımdan bir parça Jonathan! | Open Subtitles | تباً، (جوناثان)، أنها من لحميّ ودميّ. |
Beni bekleyen bir oğlum olduğunu, kendi kanımdan birinin şu an o kamyonette oturduğunu bilmeliydim. | Open Subtitles | أن لدي طفل ينتظر قدومي، ذاك نسلي الذي يجلس في تلك الشاحنة الأن. |