"kanıtlamaya çalışıyordu" - Translation from Turkish to Arabic

    • يحاول إثبات
        
    • يحاول اثبات
        
    • يريد إثبات
        
    • يحاول أن يثبت
        
    Asker bir yol bulabilseydi ağaçların arasından kendini kanıtlamaya çalışıyordu. Open Subtitles كان الضابط يحاول إثبات أنه إذا يمكن أن تجد وسيلة
    Bir şey kanıtlamaya çalışıyordu. Sen başla, al senin olsun. Hiç umurumda olmaz. Open Subtitles هو يحاول إثبات نقطة ... يمكن أن تبدأ، أنا لا أهتمّ
    ESP'nin (Ekstra Güçlendirilmiş Duyusal Algı) varlığını kanıtlamaya çalışıyordu. Open Subtitles كان يحاول إثبات وجود " الإدراك خارج الحواس " .
    Barney hâlâ iyi olan şeylerin gece saat 2'den sonra olacağını kanıtlamaya çalışıyordu. Open Subtitles بارني مازال يحاول اثبات ان الاشياء الجيدة يمكن ان تحدث بعد الثانية صباحاً
    Bu sırada, barda Barney hâlâ gece 2'den sonra güzel şeylerin olabileceğini kanıtlamaya çalışıyordu. Open Subtitles حالياً في البار بارني مازال يحاول اثبات ان الاشياء الجيدة يمكن ان تحدث بعد الثانية صباحاً
    Sanırım bir profesyonelle aşık atarak erkekliğini kanıtlamaya çalışıyordu. Open Subtitles أعتقد أنه كان يريد إثبات رجولته عبر هزمه لمحترف , أتعلم ؟
    Herkes kimin en zengin olduğunu kanıtlamaya çalışıyordu. Open Subtitles الكل يريد إثبات من هو الأغني
    Teddy beni nasıl da iyi tanıdıyını kanıtlamaya çalışıyordu. Open Subtitles تيدي كان يحاول أن يثبت لي إلى أي مدى يعرفني
    Michael erkekliğini kanıtlamaya çalışıyordu. Open Subtitles كان (مايكل) يحاول إثبات رجولته مع (ستيف هولت)
    Masum olduğunu kanıtlamaya çalışıyordu. Open Subtitles -كان يحاول إثبات برائته
    O gece Henry kendini sana kanıtlamaya çalışıyordu. Open Subtitles بينما كنت أحد أسباب عدم نجاته من هناك .هنري كان يحاول اثبات نفسه لك تلك الليلة
    - Beni öptü ve fotoğrafımızı çektirdi. - Haklı olduğunu kanıtlamaya çalışıyordu. Open Subtitles . لقد قبّلني و جعل أحدهم يأخذ صوراً لنا - لقد كان يحاول أن يثبت -

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more