"kandırdığını" - Translation from Turkish to Arabic

• تخدع
• تخدعين
• خدعتني
• خداع
• تخدعني
• خدعت
• يخدعني

Bir 20 yılımı da beni bu kadar uzun süre nasıl kandırdığını çözmeye çalıştım.
وعشرون تحليل سنة آخر كم هي كان يمكن أن تخدع ني لمدّة طويلة.

Bu kızgın homofobik herifin kimseyi... kandırdığını düşünmüyorsun, öyle değil mi?
.. أتعتقد أن تلك الحركات السخيفة تخدع بها أحد , أليس كذلك ؟

Çok kısa bir zaman içerisinde, buraya gelip iki insanı kandırdığını itiraf ettin.
أخذت تأتين إلى هنا في وقت قصير جدّاً، اعترفتِ أنّكِ تخدعين شخصين...

Yani sen doktora... golf oynamak için beni kandırdığını söylediğinde...
إذا، عندما أخبرت الطبيب بأنك خدعتني لتلعب الغولف

seni kandırdığını düşünen kişidir.
لا أحد أسهل لخداع من شخص الذي يعتقد انه هو خداع لك.

Baştan beri beni kandırdığını biliyordum.
علمت أنك كنت تخدعني طوال الوقت.

O ekmek kızartıcısı firmasının sahibinin senin ölü oğlu olduğunu düşünmesi için nasıl kandırdığını hatırlıyor musun?
تتذكر كيف خدعت مالك شركة التحميص بجعله يظن أنّك ابنه الميّت؟

Neredeyse yataktan zıplayıp, ...beni kandırdığını söyleyecekmiş gibi geliyor.
لقد كنتُ أتوقف منه أن يقفز من الفراش ويقول إنه يخدعني.

O parayı almayı sadece Ivy'nin insanları kandırdığını kanıtlamak için kabul etti.
هو فقط وافق ان ياخذ المال ليثبت ان آيفي تخدع الجميع

O topuzunla kimi kandırdığını sanıyorsun?
أتعتقد أنك تخدع أحدًا بهذا الشعر المستعار؟

Kimi kandırdığını sanıyorsun Toby?
أدنى؟ من تعتقد أنك تخدع ، توبي؟

Kate'in senin tarafında olduğunu düşünüyorsan da kendini kandırdığını bil.
أنتَ تخدع نفسك إن كنتَ تظن بأن (كيت) تقِف بجانبِك

O topuzunla kimi kandırdığını sanıyorsun?
أتظنك تخدع الناس بعقدة الشعر تلك؟

Kendini kandırdığını... bana söyleme.
لا تدعني اعرف انك تخدع نفسك

Bizleri kandırdığını ve Kyle için endişelenmediğini mi sanıyorsun?
أتعتقدين حقاً أنكِ تخدعين أي أحد؟ وبالمناسبة أنتِ لست قلقة بشأن (كايل)

Kimi kandırdığını sanıyorsun bilmiyorum, küçük prenses ama istediğini alan bir kadınla oynuyorsun.
-لا أعرف من تعتقدين أنّكِ تخدعين" " "أيّتها الأميرة الصغيرة... ولكنّكِ تعبثين مع امرأة تنال ما تُريد."

Beni Monterey'e götürmek için kandırdığını söyledin.
قلت للتوك بأن خدعتني للذهاب إلى مونتيري.

"'Beni kandırdığını sandı Ama ben hiç kanmamıştım tabii
هي تظن أنها خدعتني " ولكن لا يمكنها ذلك أبدا "

Karısının onu kandırdığını, ona bizzat söylemek gibi bir yükümlülük hissediyorum.
أشعر بالتزام نحوه لكي أخبره بخبر خداع زوجته له شخصيًا

O topuzunla kimi kandırdığını sanıyorsun?
كنت تعتقد أنك خداع أي شخص مع أن عقدة الأعلى؟

Hey. Beni kandırdığını zannetme.
أنت, لا تعتقد بأنك تخدعني

Babamı nasıl kandırdığını merak ediyorum.
أريدُ أن أعرف كيف خدعت أبي بهذا الأمر

Ama sadık sandığım birinin baştan beri kandırdığını fark ettim.
ولكنني إكتشفت للتو أن شخص ما إعتقدت أنه موالياً كان يخدعني منذ البداية