"kanepeden" - Translation from Turkish to Arabic

    • الأريكة
        
    • الاريكة
        
    • الكنبة
        
    • أريكة
        
    • الأريكه
        
    • الأريكةِ
        
    • الاريكه
        
    Ödevimi yapıyordum ve bebek kanepeden kaydı. İki dikiş atıldı! Open Subtitles كنت أحل واجبي المدرسي و انزلقت هي من على الأريكة
    O kanepeden nefret ediyorum, biliyorsun orada bir fare buldum. Open Subtitles أكره هذه الأريكة وتعلم أني وجدت فأرا بها ذات مرة
    Zaman bir an için durdu. Ben kanepeden yuvarlandım. Open Subtitles يتوقف الزمن لوهلة ، وثم قمت من على الأريكة
    Bu yüzden o küçük kıçını kanepeden kaldırıp evimden gitmeni istiyorum. Ben de odama geçer kulaklıklarımı takarım. Open Subtitles لهذا احتاجك لتنهض من الاريكة وتخرج من المنزل ساذهب الى غرفتي واضع سماعاتي
    Daha. Jeremy, sana daha kaç kere söylemem gerekiyor? - Midas'ı indir kanepeden. Open Subtitles جيرمي، ما هو عدد المرات التي يجب أن أقول لك أبعد مايدس عن الكنبة
    O yüzden niçin kanepeden kalkıp eğlenceli bir şeyler yapmıyorsun? Open Subtitles لماذا لا تحصل قبالة أريكة وتفعل شيئا متعة؟
    kanepeden düştüğümü biliyorum, Madam. Söylemenize gerek yok. Open Subtitles .أعرف أنني سقطت من الأريكه .ليس هناك حاجه لإخباري
    Bacağını hareket ettirmemiz gerek ve bunu yapmanın tek yolu da, onu o kanepeden kaldırmak. Open Subtitles أَحتاجُ للحُصُول على سيقانِها تَتحرّكُ، والطريق الوحيد ليَعمَلُ ذلك أَنْ يَأْخذَها من تلك الأريكةِ.
    Her kanepeden bahsettiğine, bin dolar ekliyorsun. Open Subtitles في كلّ مرة تصف بها الأريكة تقوم بإضافة ألف دولار أخرى
    Onu kanepeden 1 metre bile uzaklaştıramıyorum. - Neden? Open Subtitles أنا لا أستطيع الحصول عليه أكثر من ستّة أقدام من الأريكة.
    Bugün kanepeden kalkmak yok. Open Subtitles أه هاه . أنت جالسة هنا علي الأريكة أيضاً
    Onu ittim ve kanepeden yuvarlandı yeri yeni cilaladığım için de, odanın öbür tarafına kaydı. Open Subtitles .. فلذا أعطيتها دفعة فتدحرجت إلى الأريكة ومنذ أن لمعت الأرضية فقط أندفعت عبر الغرفة
    Birden, kanepeden kalktı, kumandayı aldı ve TV yi kapattı, bana döndü ve yaşlı gözlerle şöyle dedi, Open Subtitles و فجأة نهض عن الأريكة و سحب جهاز التحكم و أغلق التلفاز :و التفت إلي و عيونه اغرورقت بالدموع و يقول
    Birden, kanepeden kalkti, kumandayi aldi ve Tv yi kapatti, bana döndü ve yasli gözlerle söyle dedi, Open Subtitles و فجأة نهض عن الأريكة و سحب جهاز التحكم و أغلق التلفاز :و التفت إلي و عيونه اغرورقت بالدموع و يقول
    İn şu kanepeden, pis yaratık! Open Subtitles انزلا من على الأريكة أيتها الحيوانات القذرة واو
    Doğum günüm için istediğim tek şey, kıçını o kanepeden kaldırıp otobüse binerek Open Subtitles كل ما أريد لعيد ميلادي منك هو أن تأخذ مؤخرتك من تلك الأريكة وتصعد الحافلة
    Hatta kanepeden bile kaldıramıyorum. Open Subtitles حتى أنه لا يمكنني ان أزيحه من على الأريكة
    O kanepeden daha fazla kalkmalısın Carl. Open Subtitles عليك ان لا تستخدم الاريكة كثيرا يا كارل " بمعنى يجب عليك الا تصدق ما يعرض بالتلفاز "
    Hayır, kalk. kanepeden kalk. Open Subtitles لا , انزل عن الاريكة انزل عن الاريكة
    - kanepeden farklı bir konu konuşsak? Peki. Open Subtitles هل يمكننا حسم امر الاريكة لاحقا
    Neredeyse biz de aynısını yaptık böylece adamın kanepeden kalkıp 35 metre yürüyüp, kapıyı açıp ve birisini görmeyi nasıl becerdiğini anlayabiliriz. Open Subtitles أعدنا أنتاج الشقة مثل الأصل تماماً حتى يرى كان عليه أن يقوم من على الكنبة ويمشي 35 متراً ويفتح الباب
    Ne eski hayatımdan, ne sıcak sandalyeden ne kilovatlı kanepeden, ne öldüren kanepeden ne elektriğe oturmaktan, ne aşçı çobandan ne de yakan tabureden korkuyorum. Open Subtitles أنا لا أخاف من الكرسي الكهربائي ،أو المقعد الحار أو أريكة الكيلوواط ،أو أريكة الموت أو الحضن الكهربائي
    Ve lütfen Eddie'yi kanepeden kaldırır mısın? Yoksa hayatının gezisi için çöp oluğuna gidecek. Open Subtitles هلا أنزلت إيدي من على الأريكه و إلا فإنه سينزل إلى الشارع و يتموج على شلالتها كلذه إلى بقية حياته
    Yürüyemeyeceksem bile, nasıl bu kanepeden kurtulmamı bekliyorsunuz? Open Subtitles إذا العدوى لا يُمْكن أنْ تُعالجَ، نعم. لكن كيف سَأَنْزلُ من هذه الأريكةِ إذا أنا لا أَستطيعُ المَشي حتى؟
    Eddie, seni serseri köpek! İn bakayım o kanepeden. Orava çıkmaman gerektiğini biliyorsun. Open Subtitles ايها المشاغب الصغير انزل عن الاريكه فليس من المفترض بك القيام بهذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more