Polisler kim olduğumu bildiklerini sanıyor. Benim Kanunsuz olduğumu düşünüyorlar. | Open Subtitles | "تعتقد الشرطة أنها تدري من أكون يعتقدون أنني الحارس الليليّ" |
Her şey yolunda mı amirim? Evet. şu Kanunsuz soruşturmasında benimle çalışmanı istiyorum. | Open Subtitles | أجل، أريدك أن تعملي معي بالتحقيق عن الحارس الليليّ |
Evet. Şu Kanunsuz soruşturmasında benimle çalışmanı istiyorum. | Open Subtitles | أجل، أريدك أن تعملي معي بالتحقيق عن الحارس الليليّ. |
Hayır, geçmeyecek baba. Sen Kanunsuz'a yardım ve yataklık ederken yakalandın. | Open Subtitles | كلّا، لن تزول يا أبي، أُمسك بك تساعد وتحرّض المقتصّ. |
Bakın, üçünüz ne işler çeviriyorsunuz bilmiyorum ama belki de Kanunsuz sadece sizi güvende tutmaya çalışmıştır. | Open Subtitles | لست أدري لما تخططون، لكن ربمّا كان المقتصّ يخطط لحمايتك |
Kanunsuz davasında benimle birlikte çalışmanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تعملي معي بالتحقيق عن الحارس الليليّ |
Benimle Kanunsuz hakkında söylediklerin gibi peşini bırakamıyorum. | Open Subtitles | كما قلتِ عن شأني مع الحارس الليليّ لا يمكنني التغاضي عن الأمور |
Polisler Kanunsuz tarafından kurtarıldığını söylüyor. | Open Subtitles | تقول الشرطة أنّه تمّ إنقاذه من قبل الحارس الليليّ. |
Yani Kanunsuz kendinden başka kimseye hesap vermek zorunda değil ve bu tek bir kişiye verilmeyecek kadar tehlikeli bir güç. | Open Subtitles | الحارس الليليّ لا ينفّذ إلّا قانونه الخاصّ، وتلك سلطة خطيرة جدًّا إذا منحتها لأيّ أحدٍ. |
Her şeyden önce Kanunsuz bir zamanlar onun hayatını kurtarmıştı yani eğer bize uzak durmamızı söylüyorsa bunun bir anlamı olmalı. | Open Subtitles | الحارس الليليّ أنقذ حياته ذات مرّة. وطالما يخبرنا بالابتعاد عنه، فلا بدّ أنّ ذلك لسبب حكيم. |
Kanunsuz hakkında bir şey biliyor mu diye sor. | Open Subtitles | اسأله إن كان يعلم أيّ شيء عن الحارس الليليّ. |
Kanunsuz hakkında hiçbir şey bilmiyoruz. | Open Subtitles | أنّنا لا نعلم أيّ شيء عن الحارس الليليّ. |
Kendisini bana teslim edene dek bu Kanunsuz adına saat başına bir rehine öldüreceğim. | Open Subtitles | "سأقتل رهينة كلّ ساعة بإسم هذا الحارس الليليّ ريثما يسلّم نفسه للسلطات" |
Kanunsuz'un Kont'un işini bitirdiğini sanmıştım. | Open Subtitles | ظننتُ الحارس الليليّ قضى على الكونت |
Kanunsuz'un Kont'un işini bitirdiğini sanmıştım. | Open Subtitles | ظننتُ الحارس الليليّ قضى على الكونت. |
Kanunsuz Vertigo satan adamlardan hoşlanmıyor. Hala satacak bir zulası olduğunu iddia eden birini tanıyorum. | Open Subtitles | الحارس الليليّ يمقت بائعي "دوار"، أعرف رجل يزعم أنّ لديه مخزونًا يبيعه. |
Tekrar Kanunsuz'un peşine düştün sandım. Çok korktum. Başına bir şey gelmiştir diye düşündüm. | Open Subtitles | ظننتك تلاحق المقتصّ ثانيةً خفت جدًّا، ظننت مكروهًا ألم بك |
Ona yaklaşmamı söyleyen sendin. Bunun Kanunsuz'a zarar verme planımızın bir parçası olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | أنت من أمرتني بالاقتراب منها، قلت أنّه جزء من خطّة إيذاء المقتصّ. |
Hayır, geçmeyecek baba. Sen Kanunsuz'a yardım ve yataklık ederken yakalandın. | Open Subtitles | كلّا، لن تزول يا أبي، أُمسك بك تساعد وتحرّض المقتصّ. |
Kanunsuz tarafından tutuklanmış. | Open Subtitles | لم نقبض عليه، لقد تمّ القبض عليه من قِبل المقتصّ. |
Dedektif rozeti takmak yerine o üniformayı giymenin tek sebebi Kanunsuz'la birlikte çalışmandı | Open Subtitles | ربّاه، أنتَ غبيٌّ جدًّا. السبب الوحيد لإرتدائكَ هذا الزي، عوضًا عن درع التحري هو أنّك تعمل مع المقتصّ. |