"kapılarının" - Translation from Turkish to Arabic

    • أبواب
        
    • بوابات
        
    • أبوابها
        
    • بوابتهم
        
    • منزلهم
        
    Annem bir keresinde suların hızarın kapılarının üstüne kadar yükseldiğini gördüğünü söylerdi. Open Subtitles والدتي قالت بأنها مرّةً رأت مستوى المياه يعلو فوق مستوى أبواب الطاحونة
    Ne zamandan beri erkeklerin kapılarının altından notlar atıyorsun? Open Subtitles منذ متى وأنتِ تتركين ملاحظات تحت أبواب منازل الرجال ؟
    Gerçek bir genel af, bütün hapishane kapılarının açılmasıyla olur. Open Subtitles العفو العام الحقيقي الوحيد سيكون عن طريق فتح كل أبواب السجن دفعة واحدة
    Cehennemin kapılarının açılıp şeytanları dünyaya salması gibi bir şey. Open Subtitles الأمر كما لو أن بوابات الجحيم تفتح وتطلق العنان للشياطين في عالمنا
    Ödemeyi tamamlatıp borcunu azlettirdik ve kapılarının tekrar açılmasını istiyoruz. Open Subtitles لدينا المبلغ كاملا لندفع ديونها و نطلب إعادة فتح أبوابها
    İlerideki yıldızların arkasında veya kapılarının arkasında olabilirler. Open Subtitles يمكن أن يكونوا خلف هذه النجوم الرباعية أو منتشرين علي طول الطريق وصولاً إلي بوابتهم
    Komşular kapılarının... önünde günlerce park edilmiş... yabancı bir arabayı fark ederler. Open Subtitles لا.الجيران سيلاحظون وجود سيارة غريبة مركونة امام منزلهم يوما بعد آخر
    Şu balkon kapılarının açık olması... yazın cereyana sebep olabilir. Open Subtitles أعتقد أن أبواب الشرفة المفتوحة تلك تسمح للتيار الهوائي بالعبور خلال الصيف
    Malum, bu oldukça seçkin bir dernektir, aslında yaptığımız savaşın sebeplerini, dünya liderlerimizin kapalı kapılarının... ardında aslında neler olduğunu bilen insanlardan müteşekkil. Open Subtitles أنت تعرف أنه ناد حصري جداً هؤلاء الناس الذين يعرفون أسباب خوضنا حروبنا فعلاً وما حدث في الواقع وراء أبواب قادة عالمنا المغلقة
    Şimdi, cehennemin kapılarının üzerinde tek bir kelime var. Open Subtitles محلقاً فوق أبواب الجحيم رأى حرفاً وحيداً
    Uçuş güvertesine gidelim. Güvenlik kapılarının gücünü kapatacağım. Open Subtitles فلنتّجه إلى طابق الملاحة سأقطع الطاقة عن أبواب الأمان
    Kerhane kapılarının deliğinden baktığın zamana dönmek istiyorsan başka tabii. Open Subtitles إلا إذا كنت تحب أنْ تجري دراستك من حيث كنت تخــتلس النظر من خلال أبواب مواخير الدعارة.
    Bir melek gördüğünü ve cennetin kapılarının açılacağını sanıyor. Open Subtitles يعتقد أنه يرى ملاكً، و أن أبواب الجنّة ستنفتح.
    Müritler cehennemin kapılarının açıldığına ve ataların hayaletlerinin yaşayanları ziyaret ettiğine inanır, geleneksel olarak da ölülere kurban sunulur. Open Subtitles عندما يعتقد الأتباع بأن أبواب الحجيم مفتوحة وأشباح الأجداد يزورون الأحياء تقليدياً ..
    Cehennemin kapılarının açılması, işimiz biraz daha zor olacak yani. Open Subtitles فتح أبواب الجحيم اكثر صعوبة من هذا بقليل
    İnsanların kapılarının önünde sızıp kalmıyorum. Open Subtitles أمام الجميع ولا أتبول عند أبواب الآخرين
    - ...ve tapınağa güney kapılarının birinden girmenizi istiyor. Open Subtitles وندخل المعبد من احدى بوابات الجنوب لماذا؟
    Ruh âleminin kapılarının önünde. Open Subtitles في بوابات مملكة الأرواح
    Daha sonra büyük koridarlardan geçip kapılarının üzerinde Yahudi yıldızı olan ve "Banyo ve Teneffüs Odası" yazan odaların olduğu sığınağa indirilmişler. Open Subtitles ثم يقادون كالقطيع الى ممر و اسع يؤدي الى عنابر على أبوابها نجمة داود و مكتوب عليها غرفة الاستحمام و الاستنشاق
    Ramazan'ın son günlerinde Müslümanlar gökyüzünün kapılarının açıldığına ve dualarının kabul bulduğuna inanırlar. Open Subtitles في اخر ايام رمضان, يؤمن المسلمون ان السماء تفتح أبوابها ويُسجاب الدعاء.
    - Öyleyse oyuna gir, kaybediyoruz. Ekiplerinin yarısı kapılarının arkasında bekliyor. Open Subtitles لقد وضعوا نصف قواتهم قرب بوابتهم
    Şu ana kadar, bir kaç tanesi kapılarının önünde onları bekleyen mavi bir kulübe bulmuş olacak. Zavallılar. Open Subtitles سيكون البعض منهم الآن قد وجدوا صندوقا أزرق في انتظارهم على باب منزلهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more