"kapılarına" - Translation from Turkish to Arabic

    • أبواب
        
    • بوابات
        
    • البوابات
        
    • أبوابهم
        
    • بوّابات
        
    • وأبواب
        
    Bütün laboratuar kapılarına akıllı kart girişli bilgisayar kilitleri koymuş. Open Subtitles لقد أقفل جهازه ببطاقة ذكية و كذلك جميع أبواب المخبر
    Kapının sembolü vahşi batıdaki barların kanatlı kapılarına benzer. TED رمز الباب يبدو مثل زوج من أبواب الحانات في الغرب الأمريكي.
    Bugünse, Lhasa'nın yasak şehrinin kapılarına ulaştık. Open Subtitles واليوم وصلنا أبواب المدينة المحرمة لاسا.
    Ve önümüzdeki dört dakikada o adamı... ..cehennemin kapılarına göndermen senin görevindir. Open Subtitles ,وفي الأربع دقائق القادمة,فمن واجبك أن ترافق ذلك الرجل إلى بوابات جهنم
    Öyle değil mi? Peki, bunu yapmak yerine, kapılarına istedikleri bir şeyi götürsek? TED صحيح ؟ إذا, لماذا لا نستبدل ذلك, نتقدم إلى البوابات بشيء يريدونه.
    Sadece Guatemala City'de 400'ün üzerinde işyeri ve okul kapılarına kilit vurdu. TED في مدينة جواتيمالا فقط أكثر من أربعمائة مكان عمل ومدرسة أغلقوا أبوابهم.
    "Kılıç" ın şekli Majestelerinin askerleri şehrin kapılarına dayandığında henüz tamamlanmamıştı Open Subtitles كلمة السيف كانت تُكْتَب فى نفس الوقت الذى فيه قوات جلالتك قد وصلت إلى بوّابات المدينة
    Osmanlılar, batının kapılarına dayanmıştılar ve nihai hedeflerine artık iyice yaklaşmıştılar. Open Subtitles طرق العثمانيون أبواب الغرب وأتجهوا مدفوعين بمطالب إلى ما يقولون عنه المصير المحتوم
    Tek başına Altevren'in kapılarına gitti. Open Subtitles و لقد قام وحدة برحلة إلى أبواب العالم السفلى
    "Aniden, katedralin kapılarına vardığı anda, kutsal yapıyı koruyan aslanağzı... canlandı ve üzerine çullandı." Open Subtitles فجأة، عندما وصلت إلى أبواب الكاتدرائية حيث كان يحرسها الملاك المقدس عاد إلى الحياة وإنقض عليها
    Kitapta yaşlı insanların kapılarına yıldız çizerlerdi. Open Subtitles يرسمون النجوم على أبواب البيوت التي يعيش فيها كبار السن
    Madem cehennemin kapılarına tek başına gitmeye hazırsın ben de yanında olacağım. Open Subtitles ترجل يا بات إذا كنت مصراً على طرق أبواب جهنم
    Ve tüm insanlara bunu gösterdin, yaşamayı bilen... ve güvenli yollar arayan, Cennetin kapılarına giden. Open Subtitles أنا وكل الرجال الذين غادروا منأجلكسبلقمةالعيش.. ويبحثون عن ممراً آمناً إلى أبواب النعيم.
    Commodus, ordu şehrin kapılarına dayandı. Open Subtitles كومودوس " ، إن الجيش " على أبواب المدينة
    ...ve kaderini beklemek üzere Paris kapılarına kadar çekildi. Open Subtitles فى نهاية المطاف ... نابليون ينتظر مصيره على أبواب باريس
    Kendisini ateşe verme niyetiyle elindeki bir kova benzinle fabrika kapılarına yürüdü. TED ذهب إلى بوابات ذلك المصنع مع دلو من البنزين فى يديه، معتزمًا أن يحرق نفسه.
    2013’te elinde bir kova benzinle o fabrikanın kapılarına ulaştı ancak sonunu getiremeden tutuklandı. TED في 2013، ذهب إلى بوابات المصنع مع دلو البنزين في يديه، ولكنه اُعتقل قبل أن يعبرها.
    Köleler yol boyunca çarmıha gerilecek... buradan ta Roma'nın kapılarına kadar. Open Subtitles العبيد سيتم صلبهم على جانبي الطريق طوال المسافة من هنا وحتى بوابات روما
    Rıhtım kapılarına 30 saniye. Open Subtitles ثلاثون ثانية على بلوغ البوابات الفضائية.
    8000 Lekesiz, 2000 ıkinci Oğul Karasu Körfezi'ne doğru açılıp hiç belli etmeden şehrin kapılarına dayanabilir. Open Subtitles ثمانية ألاف من الجنود الخارقة وألفين من المرتزقة يبحرون إلى خليج المياه الضحلة، ويضربون البوابات بدون سابق إنذار.
    Tanrım, orduya kapılarına yürüdüğünü anladığın gibi, Open Subtitles أيها الملك، يبدو أنك تسير بجيشاً إلى أبوابهم
    Neden pencerelere ve durmadan kardeşlerimizin kapılarına vurur? Open Subtitles "لماذا طرقت الرياح نوافذ وأبواب أخانا؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more