| Batı Kapısı'ndaki adamı iyi tanıyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف الرجال عند البوابة الغربية جيداً |
| Buradaki işim bittiğinde Güney Kapısı'nda buluşalım. | Open Subtitles | سأُلاقيكَ عند البوابة الجنوبية حينما أنتهي من هنا |
| Güney Kapısı'nın üstündeki hizmetçi girişinde bekle. | Open Subtitles | إنتظر في مدخل الخدم عند البوابة الشمالية |
| Yafa Kapısı'nda da bir çatışma olmuş. Her yerde askerler var. | Open Subtitles | و هناك تحركات في جوبا جيت" أيضاً الجنود في كل مكان |
| Yafa Kapısı'nda da bir çatışma olmuş. Her yerde askerler var. | Open Subtitles | و هناك تحركات في جوبا جيت" أيضاً الجنود في كل مكان |
| Onu şehrin diğer tarafında, Kuzey Kapısı'nda bulabilirsin. | Open Subtitles | ستجده في الجانب الأقصى من المدينة عند البوابة الشمالية |
| Doğu Kapısı'nda bekleyen bir araç olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | أنتَ قلت أنَّ هناك عربة في الإنتظار عند البوابة الشرقية. |
| Kimin Kuzeybatı Kapısı'nda belirip onu görmek istediğini hayatta bilemezsin. | Open Subtitles | كنت لا أعتقد في ألف سنة الذي ظهر عند البوابة الشمالية الشرقية طالبا منه. |
| Bay Presley programlanmamış bir şekilde bu sabah Kuzeybatı Kapısı'nda belirdi. | Open Subtitles | وقد قدم السيد بريسلي والمظهر لم يكن مقررا عند البوابة الشمالية الغربية صباح اليوم. |
| Güney kapısında bir polis var. Güney Kapısı, rapor ver. | Open Subtitles | هناك شرطي عند البوابة الجنوبية تقرير البوابة الجنوبية |
| Güney kapısında bir polis var. Güney Kapısı, rapor ver! | Open Subtitles | هناك شرطي عند البوابة الجنوبية تقرير البوابة الجنوبية |
| - Şehrin diğer ucuna, Batı Kapısı'na. | Open Subtitles | - في الجانب الأقصى من المدينة عند البوابة الغربية - |
| Tekrar ediyorum, Doğu Kapısı. | Open Subtitles | أكرر، عند البوابة الشرقية |
| 31. giriş Kapısı. | Open Subtitles | عند البوابة 31 |