Kadın: Birileri sana doğru eğilince kapana kısılmış hissediyorsun, ve bir an esir kalmış oluyorsun. | TED | امرأة: تشعر بأنك محاصر للغاية، حينما يتكيء شخص ما وتشعر بأنك وكأنك أسير لدقيقة. |
Biliyorum, ama orada başka birisi daha kapana kısılmış olabilir. | Open Subtitles | أعلم، ولكن أعتقد أن شخص آخر محاصر بالاعلى هناك |
Şarkıdaki kadın yaşlanmakla baş etmeye çalışıyor ve hiçbir şey yapamayacağını bildiği için kendini kapana kısılmış gibi hissediyor. | Open Subtitles | تحاول أن تكافح مع تقدم السن وهي تشعر محاصرة لأنها تعرف بأنه لايمكنها أن تفعل أي شيء حول ذلك |
Kiwi'ler ve Antartika'nın yakınında kapana kısılmış bu şahinler öyledir. | TED | الكيوي ، وأيضاً هذه الصقور محاصرين قرب القطب الجنوبي. |
Acil bir durum oluştuğunda, itfaiyeciler, ses sistemi sayesinde içeride kapana kısılmış insanlarla konuşabiliyor. | Open Subtitles | تحسّبًا للطوارئ، بإمكان رجال الإطفاء أن يتواصلواْ مع أيّ أحدٍ محبوس بالدّاخلِ عبر نظام صوتيّ. |
Bu meteorit veya gazla ilgili değil. Elimizde kapana kısılmış bir kız var. | Open Subtitles | هذا ليس عن النيازك أو الغازات، لدينا فتاة محتجزة |
Mahkûmlar elbette mızmızlanmayı severler, ama kendini kapana kısılmış hissedenler yalnızca biz değilizdir. | Open Subtitles | يحب السجناء التذمّر طبعاً لكننا لسنا الوحيدين الذين نشعر بأننا محتجزون |
Seattle benim için 20 yıl boyunca bir kafesti ve buraya dönmek kapana kısılmış hissettiriyor. | Open Subtitles | كانت سياتل كقفص بالنسبة لي لعشرين عاماً ورجوعي الى هنا شعرت كاني محصورة |
Böylece metal dedektörlerden geçerler. Silahsız bir şekilde kapana kısılmış olacaklar. | Open Subtitles | هذا يعنى انهم سيتجاوزوا كاشف المعادن, سيكونوا محاصرون وغير مسلحون |
Öyle uzun zamandır kapana kısılmış durumdayım ki özgür olmak nasıl bir şeydi hatırlamıyorum bile. | Open Subtitles | وكنت محاصر منذ زمن طويل حتى أنني لا أتذكر كيف يكون الشعور بأن اكون حراً. |
kapana kısılmış hissettiğini ve çok ciddi olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنّك تشعر أنّكَ محاصر وأنتَ بحالة حرجة |
kapana kısılmış hissettiğini ve çok ciddi olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنّك تشعر أنّكَ محاصر وأنتَ بحالة حرجة |
Bunu zorunda olduğunu düşündüğün için söylüyorsun, bir de kapana kısılmış hissediyorsun. | Open Subtitles | أنت تقول هذه الأشياء فقط لأنك تشعر بأنك ملزم والآن أنت تشعر بأنك محاصر |
kapana kısılmış hissediyorum. Bu yarı bağımlılığa devam edemiciim. | Open Subtitles | أشعر فقط أنني محاصرة بحق لا يمكنني احتمال هذه العلاقة الاتكالية |
Su tıpkı bir fare gibi kapana kısılmış. Kim böyle bir şey yapabilir? | Open Subtitles | المياه محاصرة كالفئران من الذي قام بعمل كهذا؟ |
Eğer bunlar var olma boyutları arasında kapana kısılmış Atalar ise belki bana bir şeyler anlatmak istiyorlardır. | Open Subtitles | و إذا كانت هذه هي الأجداد محاصرين بين مناطق مختلفة من الوجود ربما انهم يحاولون إخبارى شيئا |
Yer altında kapana kısılmış hâlde geçirdiğimiz günler. | Open Subtitles | تلك الأيام التي قضيناها محاصرين تحت الأرض |
Burada kapana kısılmış durumda ve bu evi onun hapishanesi haline getireceğiz James. | Open Subtitles | إنه محبوس هنا ونحن سنجعل هذا المكان سجنه أيضا, جيمس |
Catalina bazen, çok güzel olduğu için kapana kısılmış hisseder. | Open Subtitles | كاتالينا) تشعر أحياناً) بأنها محتجزة لأنها جميلة جداً |
Herkes günlük yaşamında kapana kısılmış hissedebilir. | Open Subtitles | الجميع قد يشعرون بأنهم محتجزون أحياناً في حياتهم اليومية |
Seattle benim için 20 yıl boyunca bir kafesti ve buraya dönmek kapana kısılmış hissettiriyor. | Open Subtitles | كانت سياتل كقفص بالنسبة لي لعشرين عاماً ورجوعي الى هنا شعرت كاني محصورة |
Sonsuz bir şeritte kapana kısılmış durumdayız, değil mi? | Open Subtitles | نحن محاصرون نوع ما إنها رابطة الا نهاية هنا أليس كذلك ؟ |
kapana kısılmış. | Open Subtitles | لمأزق |
Yıllarca yalan üzerine kurulu, soğuk bir ilişkide kapana kısılmış, | Open Subtitles | مُحاصرة في علاقة باردة جنسياً ومُظللة لسنوات، |
Desmond kapana kısılmış ve yalnızdı yada kendi öyle düşünüyordu. | Open Subtitles | ديزموند كان محتجز ووحيد أو هذا ما كان يظن. |