- Zihin incelemesi sırasında, bunu yapabilecek kapasitede olduğunuzu öğrendik. | Open Subtitles | أنا؟ طبقا لسبر عقلك تعلمنا أنك قادر عل فعل ذلك |
Sayılarla arası çok iyi ve gerektiğinde zor kararlar alabilecek kapasitede. | Open Subtitles | لقد أثبت أنه قادر على التعامل مع الأرقام وإتخاذ القرارات الحازمة |
Sayılarla arası çok iyi ve gerektiğinde zor kararlar alabilecek kapasitede. | Open Subtitles | لقد أثبت أنه قادر على التعامل مع الأرقام وإتخاذ القرارات الحازمة |
Evet, fakat malesef Goa'uld ana gemisinin kalkanını delecek kapasitede silahımız yok. | Open Subtitles | نعم.. لكن ليس لدينا أسلحة قادرة على إختراق الحقل الواقى لسفينة جواؤلد رئيسية |
-Bu işi yapabilecek kapasitede başka silahımız... -Bir dakika bekle. | Open Subtitles | ليس لدينا أسلحة أخرى قادرة على صدهم أنتظر لحظة |
Kundakçılık yapabilecek kapasitede biriysen, evlere girebileceğini de düşünmeliydim. | Open Subtitles | هذا واضح، كونك قادرة على الحرق كان يجب أن أعرف أنكِ قادرة على الاقتحام و السرقة |
Bugün, satranç yazılımı sürekli olarak en iyi insan oyuncuları yenebilecek kapasitede. | TED | اليوم، برنامج الشطرنج قادر باستمرار على هزيمة أفضل اللاعبين البشر. |
Gerçekten de bir sürü kadının boğazını kesebilecek kapasitede birisi miyim sence? | Open Subtitles | هل تعتقدي حقا أني قادر على قطع حناجر كل هؤلاء النساء؟ |
Bence bu ailedeki hiç kimse cinayete teşebbüs edecek kapasitede değil. | Open Subtitles | لاأعتقد أن أي واحد في العائلة قادر على الاغتيال |
Görüyorsun, herkesle iletişime geçebilecek kapasitede.. | Open Subtitles | تَرى، أَفتخرُ نفسي في أنْ يَكُونَ قادر على الإتِّصال |
Trey Hansen doğruyu ve yanlışı ayırt edebilecek kapasitede mi? | Open Subtitles | هل تراي هانسن قادر على التمييز بين الصواب والخطأ؟ |
Davranışlarının etki ve tepkisini anlayabilecek kapasitede mi? | Open Subtitles | هل هو قادر على فهم .عواقب أفعاله السبب والنتيجة |
Böyle bir şey yapacak kapasitede olduğunu bile bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم أيضا انك قادر على فعل شيئا قبيح مثل هذا |
Elimizdeki en tehlikeli ajanlardan biriydi ve hiç şüphem yok ki her ne planlıyorsa onu başarmaya yetecek kapasitede biri. | Open Subtitles | إنّه أحد أخطر عُملائنا، وليس لديّ شك في ذلك، وأياً كان ما يُخطط له، فإنّه قادر تماماً على تنفيذه. |
Bilmiyorsun. Neler yapabilecek kapasitede olduğunu bilmiyorsun. | Open Subtitles | انتَ ليس لديك اي فكرة عن ما هي قادرة ان تفعلهُ |
Şu an, Yıldızgeçidi Komutanlığının kovan gemileri Dünya'ya erişmeden önce onlarla çarpışacak kapasitede gemileri yokmuş. | Open Subtitles | حاليا قيادة بوابة النجوم ليست لديها سفن قادرة على الوصول للسفن الأم قبل بلوغ الأرض |
- Çünkü o kadar uzağa gidebilecek kapasitede bir aracın var. | Open Subtitles | لأنك تملك عربة قادرة على الوصول إلى ذلك البعد |
Şu an, Yıldızgeçidi Komutanlığının kovan gemileri Dünya'ya erişmeden önce onlarla çarpışacak kapasitede gemileri yokmuş. | Open Subtitles | حاليا قيادة بوابة النجوم ليست لديها سفن قادرة على الوصول للسفن الأم قبل بلوغ الأرض |
Sen her zaman tahmininden fazlasını yapabilecek kapasitede biri oldun. | Open Subtitles | أنتِ دائماً قادرة على اكثر بكثير مما تظنينه |
Antarktika'daki silah platformu gezegeni yedi Ori gemisine karşı savunacak kapasitede değil. | Open Subtitles | أن مواقع الأسلحة في القارة القطبية الجنوبية غير قادرة على على الدفاع من أجل الأرض ضد سُفن الأوري |
Kızılötesi ısı göstergeleri fabrikanın hala tam kapasitede çalıştığını işaret ediyor. | Open Subtitles | المناطق المحددة بالاشعة تحت الحمراء تشير الى مصنعهم الذى لايزال يعمل بكامل طاقته |