Çocuğun, hayatında iyi bir şeyler yapma kapasitesi var. | Open Subtitles | الولد لديه القدرة على أن يفعل شيئا جيدا بحياته |
O çocuğun hayatında güzel şeyler yapabilme kapasitesi var. | Open Subtitles | الولد لديه القدرة على أن يفعل شيئا جيدا بحياته |
Senden hoşlanma kapasitesi var ya da yok meselesi değil. | Open Subtitles | ليس ما إذا كانت لديها القدرة على الإعجاب بك أو لا |
Çünkü senin de bildiğin gibi Vega'nın çok güçlü bir bomba yapma kapasitesi var. | Open Subtitles | لأنه كما تعلمين جيداً، "فيغا" لديها القدرة على صنع قنبلة فتّاكه. |