Tetikçi giderken kapıyı kapatmış, böylece tavan lambası kimsenin dikkatini çekmemiş. | Open Subtitles | القاتل أغلق الباب وهمّ بالرحيل لكي لا يلفت أحدٌ للمصباح العلوي |
Alınma ama ben özel ajanım. Sesi kapatmış olmalı. | Open Subtitles | بلا إساءه, أنا العميل الخاص لابد أنه أغلق الصوت |
Biri farlarını kapatmış, sanırım ufak tefek olan arkadaşının dönmesini beklemiş. | Open Subtitles | ثمة من أطفأ مصابيحه أظن أن الرجل القصير قامة جلس فيها بانتظار عودة زميله |
Zırdeli evini kapatmış olabilirler ama bütün cevaplar hala orada. | Open Subtitles | ذلك البيت المجنون ربما اغلق لكنه مازال عائق لكل الاجوبه |
Bayan Gittleson'ın kapısını çivileyerek kapatmış olması da tuhaf. | Open Subtitles | وقامت السيدة جدلسون بإغلاق الباب بالمسامير، طريف |
Barmene göre, yaklaşık 02:00 gibi barı kapatmış ancak görünüşe göre eve gitmeyi hiç başaramamış. | Open Subtitles | وفقاً للنادلة فقد أقفل الحانة عند الساعة الثانية.. لكن كما يبدو فإنه لم يصل للمنزل. |
Bir sabah treni rayı tamamen kapatmış bir pikapla çarpıştı. | Open Subtitles | قطار دوري هذا الصباح اصطدم بشاحنة كان من الواضح أنها تسد الطريق |
Deckert bütün sokakları kapatmış. Her yöndeki üç bloğu da. | Open Subtitles | أغلق ديكيرت الشوارع وفي كل هذه الإتجاهات الثلاث |
Kamyonumu kullanamıyorum. Şerif bütün yolları kapatmış. | Open Subtitles | لإننى لا يمكننى أن أستعمل شاحنتى المأمور أغلق كل الطرق |
Köprüyü teslim etmeden önce yön bulma ve itici sistemleri kapatmış. | Open Subtitles | لقد أغلق أنظمة الدفع والملاحة قبل أن يسلم غرفة القيادة |
Serseri, sıcaktan kendinden geçmiş ve biri tribünleri mi kapatmış? | Open Subtitles | متشرد مر من خلال شبك التدفئة واحدهم أغلق المدرجات |
Yatak odasının kapısını kapatmış üstüne kilitlemiş ve kapı önünde oğlumun çığlıkları bitene kadar... | Open Subtitles | أغلق باب الحجرة أغلقها خلفه وقف خارجها و انتظر |
Mutfağı kapatmış, gazı içeriye hapsederek patlayıcının yanında ateşlemiş. | Open Subtitles | أحْكَمَ إغلاق المطبخ أطفأ الأنوار حبس الغاز هنا |
Fotoğrafı yükledikten sonra tabii ki telefonu kapatmış, telefonu araştırdık ama bir şey bulamadık. | Open Subtitles | لا شك أنه أطفأ الهاتف ،بعد رفع هذه الصورة لذا لم نلتقط إشارة من هاتفه |
Telefonunu kapatmış. Acaba diyordum, bana sen yardımcı olabilir misin? | Open Subtitles | اعلم ، ولكنه اغلق هاتفه و كنت اتسأل اذ يمكنك مساعدتى |
Uydu linklerini kapatmış olmalılar. | Open Subtitles | لا بد أن جبرييل قام بإغلاق خطوط الأقمار الصناعية |
Hesabı baban kapatmış. | Open Subtitles | {\pos(190,230)\cHFF0000\3cH00FFFF}والدك أقفل الحساب |
Bir sabah treni rayı tamamen kapatmış bir pikapla çarpıştı. | Open Subtitles | قطار دوري هذا الصباح اصطدم بشاحنة كان من الواضح أنها تسد الطريق |
Ödemeli telefondan aramış, kim olduğunu söylemeden de kapatmış. | Open Subtitles | كان من هاتف عمومي, أنهى الإتصال قبل حصلنا على الهوية. |
Bell orayı kapatmış. Her şeyin hâlâ orada olduğunu sanıyorum. | Open Subtitles | وأغلق كلّ شيء، أعتقد أنّ كل شيء ما يزال بالداخل. |
Bakın, bu noktada bildiğim tek şey manyak ve gözü dönmüş bir herifin tek çıkış yolumu kapatmış olmasıydı. | Open Subtitles | اسمعا في هذه المرحلة كل ماعرفته كان ان هناك رجلا مجنونا عنيفا يسد مخرجي الوحيد |
Evet, bu arada tanker tüm yolu kapatmış. | Open Subtitles | حسنآ ، الشاحنة تسببت في غلق الطريق بأكمله |
Sağlık Bakanlığı mekanı 6 ay önce kapatmış. | Open Subtitles | أغلقته وزارة الصحة منذ ستة أشهر |
Beş dakika kadar. Telefonu kapatmış sanırım. Ama sabaha karşı 2'de başka bir arama var. | Open Subtitles | حوالي 5 ثواني، أعتقد أنها أقفلت الخط بوجهه لكن جرى إتصال آخر عند الساعة الـ 2 صباحاً |
Bodruma inmeden önce fırını kapatmış mıydın? | Open Subtitles | هل أطفأت الفرنَ من قبل يتوجب عليك النزول للقبو؟ |
Eğer kapatmış olsaydı, anında sesli mesaj alırdık. | Open Subtitles | لو أنه قد أطفأه فسينتقل إلى البريد الصوتي مباشرةً |
Ama arabası komşumuzun garaj girişini kapatmış. | Open Subtitles | إن سيارتها تقوم بغلق ممر جارتنا |