"kapatmaya" - Translation from Turkish to Arabic

    • إغلاق
        
    • اغلاق
        
    • لإغلاق
        
    • بإغلاق
        
    • غلق
        
    • بإيقاف
        
    • للإغلاق
        
    • إقفال
        
    • إلغاء
        
    • تسجنونني
        
    • لأغلق
        
    • لغلق
        
    • اغلاقها
        
    • يغلقوك
        
    • لاغلاق
        
    Bu boşluğu mümkün olduğu kadar çabuk kapatmaya çalıştığınızı biliyorum. Open Subtitles أنا أعلم أنّكَ ستحاول إغلاق تلك الفجوة، بأسرع وقت ممكن
    Viviane'nın bağırıp Elisha'nın pencereyi kapatmaya çalışması normal mi yani? Open Subtitles هذا طبيعي أن تصرخ بينما يسارعُ هو إلى إغلاق النوافذ؟
    Bizi kapatmaya çalışıyorlar. Gezegeni kirlettiğimizi söylüyorlar. Open Subtitles إنهم يحاولون إغلاق مصنعنا، قالوا إننا نلوّث الكوكب
    Her şeyden önce azman ve dev lafı baymadı mı artık? -Yalnızca dükkanı kapatmaya çalışıyorum. Open Subtitles اولاً لا تنعتني بالعملاق , انا هنا من اجل اغلاق المحل
    Bilgisayarlar, motoru kapatmaya ve kapıları kilitlemeye programlıdır. Open Subtitles الحواسيب مبرمجة لإغلاق المحرك آلياً وقفل كل الأبواب
    Bu adam sevdiğimiz yerleri kapatmaya devam ederse nerede yemek yiyeceğiz? Open Subtitles إذا استمر الرجل بإغلاق اماكننا المفضلة اين سنأكل؟
    Polisler bu sabah... kulübü kapatmaya çalıştı. Open Subtitles الشرطة حاولت إغلاق النادي صباح هذا اليوم
    Baban buna o kadar karşıydı ki, her şeyi kapatmaya karar verdi. Open Subtitles والدك كان ضد تلك الفكرة تماماً وقرر إغلاق هذا الشىء برمته
    Mercedes S serisi bir araba gördüm. Çocuğun üstüne kapıyı kapatmaya çalışıyorlardı. Open Subtitles ورأيت مرسيدس فئة إس تحاول إغلاق الباب على الصبي
    Peki, sen diyorsun okul kapatmaya çalışırken birilerinin Open Subtitles إذاً ، ماذا تقول ، أن أحدهم يحاول إغلاق المدرسة
    Hâlâ geriye kalan güç santrallerini kapatmaya çalışıyorlar, ve geriye kalan herkes bu konu üzerinde çalışıyor. Open Subtitles لازالوا يحاولون إغلاق المفاعلات المتبقية
    Baban buna o kadar karşıydı ki, her şeyi kapatmaya karar verdi. Open Subtitles والدك كان ضد تلك الفكرة تماماً وقرر إغلاق هذا الشىء برمته
    Burada kimse olduğunu bilmiyordum. Ben de dükkanı kapatmaya hazırlanıyordum. Open Subtitles الا تعلمين انه لا احد هنا كنت على وشك اغلاق المحل
    Bunca zaman onun için bu dosyayı kapatmaya uğraştım ve şimdi herşey bitti. Open Subtitles امضيت كل ذلك الوقت من اجل اغلاق هذه القضية من اجله و الآن انتهت
    Nasıl olduysa, McKay onu Jeanie'nin vücudundaki nanitleri kapatmaya yarayacak bir program yazmaya ikna etmiş. Open Subtitles بطريقة ما ، أقنعه مكاى بالمشاركة فى إعداد برنامج لإغلاق النانيت في جسد جينى
    Anlaşıldı. Tabi bu kapıyı sonsuza dek kapatmaya gerek yok. İhtimaller hayatı ilginç kılar. Open Subtitles فهمتُ، لكن لا حاجة لإغلاق ذلك الباب للأبد، فالإحتمالات ما تجعل الحياة مثيرة للإهتمام.
    Ne yapmam gerektiğini biliyorum yarına kadar senden haber alamazsam her şeyi kapatmaya başlayacağım ve saklanacağım, aynen konuştuğumuz gibi. Open Subtitles انا اعرف ما الذي يجب علي فعله لو لم اسمع منك خبراً بحلول الغد سأبدأ بإغلاق كل شيئ
    Kapıyı kapatmaya çalışırken arkasında kaldı. Open Subtitles لقد دخلت خلفهُ عندما كان يُحاول غلق الباب.
    Saklamak yerine, kod bilgisayarları kapatmaya başladı, Open Subtitles فبدلاً من التخفّي بدأ الفيروس بإيقاف تشغيل الحواسب
    Peki senin emrinle kapatmaya hazırladığımız baz istasyonlarına ne demeli? Open Subtitles وماذا عن الأبراج الخلويّة التي كانت مُهيّأة للإغلاق عند طلبكِ؟
    On milyon dolarlık satışı kapatmaya on beş gününüz var. Open Subtitles أنت بعيد 15 يوماً فقط من إقفال صفقة بيع 10 ملايين دولار
    Ama sonra ekonomi kötüye gitti en büyük müşterilerim hesaplarını kapatmaya başladılar. Open Subtitles لكن بعدها تدهور الحال الإقتصادي وبدأ عملائي الكبار في إلغاء حساباتهم
    Beni kapatmaya çalışıyordunuz ama yanlış kişiyi yakaladınız. Open Subtitles كنتم تحاولون ان تسجنونني لكنكم اعتقلتم الشخص الخاطئ
    Bu senin görüşün. kapatmaya gidiyorum. Bir dakika sonra dönerim. Open Subtitles إنه قرارك, سوف أذهب لأغلق المكان سأعود بحد لحظات
    Bu bağımsız bir kuruldur. Soruşturmayı kapatmaya yetkiniz yok. Open Subtitles هذه لجنة مستقلة و ليس لديك السطلة لغلق التحقيق
    Annenin durumu kritik. Onu kapatmaya çalışıyorlar. Open Subtitles الأم في حالة ضغط مازالوا يحاولون اغلاقها
    Seni kapatmaya çalışsalardı ne yapardın? Open Subtitles ماذا ستفعل... لو حاولوا أن يغلقوك ؟
    Zion Kule, 3. Kapıyı kapatmaya hazır olun. Open Subtitles مركز تحكم زايون استعد لاغلاق البوابة الثالثة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more