"karıştırmayalım" - Translation from Turkish to Arabic

• نخلط
• تخلطي

Ama geleneği tarihle karıştırmayalım.
ولكن دعونا لا نخلط بين التقليد والتاريخ.

Ve bunu böyle bırakıp, evlilikle işi birbirine karıştırmayalım.
ولكن إن أردنا الإحتفاظ بهذا، فلا يجب أن نخلط الزواج بالعمل

Yok, idrarını başkasınınkiyle karıştırmayalım diye buraya bir şey yazmam lazım.
لا، أنا فقط في حاجة لأي شيء في الواقع، لكي لا نخلط بولكِ مع بول شخص آخر.

Kişisel meseleleri bu işe karıştırmayalım.
لا تخلطي الأمور الشخصية بهكذا أمر

Kafamızı karıştırmayalım, olur mu?
لا تخلطي الأمر يا أختي

Şu an bunu değiştiremem, siz de değiştiremezsiniz, fakat, gelin tek bir kişisel, münferit olayı, 7,7 trilyon dolar emeklilik gelir açığına sebep olan sistem unsurlarıyla karıştırmayalım.
لا أستطيع تغيير ذلك الآن، ولا أنت تستطيع ذلك. لكن دعونا الآن لا نخلط سلوكًا فرديًا شاذًا مع عوامل منهجية منظمة قد سببت عجزًا في ميزانية الدخل التقاعدي بمقدار 7.7 تريليون دولار.

Kurguyla gerçekleri karıştırmayalım lütfen.
لكن دعنا لا نخلط الخيال بالواقع

Duygular ile gerçekleri birbirine karıştırmayalım.
دعينا لا نخلط المشاعر بالحقائق.

Konuyu karıştırmayalım.
دعونا لا نخلط بين الأمور.

Olmaz. -İşleri karıştırmayalım.
لا, لانريد أن نخلط هذا بالعمل

İşle zevki karıştırmayalım.
دعنا لا نخلط العمل بالمتعة

- Olayları karıştırmayalım.
-دعنا لا نخلط الامور

Nora, ilişkimize iş ortaklığını karıştırmayalım.
"نورا" لا تخلطي بين علاقتنا مع عرض عمل