"karısıyla birlikte" - Translation from Turkish to Arabic

    • مع زوجته
        
    • مع زوجة
        
    Yılda sadece bir ay karısıyla birlikte olan bir koca gibisin. Open Subtitles انت كالزوج الذي يكون مع زوجته شهرا واحدا بالسنة
    Ben Rickert şuanda içine pek çok tohum ektiği büyük bahçesinde karısıyla birlikte yaşıyor. Open Subtitles بين ريكيرت الآن يعيش مع زوجته في بستان كبير , لديهمالكثير من البذور
    Son 18 yıldır Dallas'ın hemen dışındaki küçük bir evde karısıyla birlikte yaşıyor. Open Subtitles عاش فى منزل صغير خارج دالاس ل 18 عام مع زوجته
    Bir erkeğe nasıl "Amen!" dedirteceğini bilen genç ve güzel karısıyla birlikte. Open Subtitles نعم، مع زوجة شابة جميلة ... تعرفون كم يقول الرجل
    Evet, maktulün karısıyla birlikte. Open Subtitles نعم.. مع زوجة الجثة.."سام","مكنالي" بخير
    Şehir dışında. karısıyla birlikte. Nerede olduğunu tam bilmiyorum. Open Subtitles إنه بالشمال، تصالح مع زوجته لا أعرف أين هو
    Karısı kaybolmadan hemen önce bu soysuzu karısıyla birlikte güvertede gören bir tanığım da var. Herif yine de elini kolunu sallayabiliyor. Open Subtitles لديّ شاهد رأى هذا السافل على سطح السفينة مع زوجته قبل فقدانها
    karısıyla birlikte bizim masada oturacak olması. Saçmalık. Niye ki? Open Subtitles دعوته مع زوجته إلى طاولتنا تلك فكرةٌ سيئة جداً
    Maternity'de karısıyla birlikte doğumhaneye girmek isteyen adamdı. Open Subtitles في مستشفى الأمومة. كان ذلك الزوج الذي أراد التـواجد في غرفة الولادة مع زوجته.
    karısıyla birlikte aldığı sanat eserlerini de kaybetmiş. Open Subtitles خسر أيضًا أعماله الفنية إشترى ذلك مع زوجته
    Bob'un karısıyla birlikte evde olması gerekiyordu. Open Subtitles بوب احتاج الى ان يكون مع زوجته
    Bir suç sendikası yönetmiyor. karısıyla birlikte kaçıp oğlunu bulmaya çalışıyor. Open Subtitles هرب مع زوجته ويحاول العثور على ابنه
    Evde karısıyla birlikte olduğunu söyledi. Open Subtitles لقد قال انه كان فى المنزل مع زوجته
    karısıyla birlikte çünkü kızları var. Open Subtitles لقد بقي مع زوجته فقط من أجل ابنته
    karısıyla birlikte olsaydı bilirdim. Open Subtitles كنت ساعلم لو كان مع زوجته
    Sen git, Azim'i al ve buraya getir kaltak karısıyla birlikte. Open Subtitles اذهب إلى (أظيم) وأحضره إلى هنا مع زوجته العاهرة
    Belki karısıyla birlikte gitmiştir. Open Subtitles ربما ذهب مع زوجته
    Profesörün karısıyla birlikte. Open Subtitles مع زوجة البروفيسور وهي احبتني
    İntikam almak için, Jennings'in karısıyla birlikte oluyor. Open Subtitles (تظنين أن النوم مع زوجة (جينينجز قد روى عطشه للانتقام

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more