Analiz ettiğiniz asit yağmuruyla bu buzu karşılaştıracağım | Open Subtitles | سأقارن هذا الجليد بالمطر الحمضى الذى حللته. |
Bak, Rachel'ın dedikleriyle şöförleri karşılaştıracağım. | Open Subtitles | انظري , انا سأقارن اسم ريتشيل باسم السائق |
DNA'sını inceleyip sağlık kayıtlarıyla karşılaştıracağım. | Open Subtitles | ،سأجري فحص الحمض النووي وأقارنه مع سجلاته الطبية |
Tamam. Sesini kaydedip Brooks'a gelen tehditle karşılaştıracağım. | Open Subtitles | صحيح، سأحتاج للقيام بتسجيل لصوتك وأقارنه مع التهديد الذي تلقاه (بروكس). |