"karşılamadı" - Translation from Turkish to Arabic

• يتقبل
• تتقبل
• تتقبلها
• بالمصادفة

Bugün gerçek babasıyla tanışacağını sanıyordu. Belli ki pek normal karşılamadı.
ظن أنه سيلاقي أباه الفعلي اليوم، وواضح أنه لم يتقبل الأمر جيداً

Sanırım onu reddetmenizi iyi karşılamadı.
افترض انه لم يتقبل رفضك بشكل جيد لقد كان فى غاية الغضب

Ona bunun artık uygun olmadığını söylediğimde, çok iyi karşılamadı.
و عندما أخبرته أنني غير مناسبه له هو لم يتقبل هذا

-Sanırım Donna onu iyi karşılamadı. -Neyi iyi karşılamadı?
انا اعتقد انه لم تتقبل بالامر جيد تتقبل ماذا؟

Kırmadan ayrılmaya çalışmıştım ama pek iyi karşılamadı.
حاولت أن أهجرها بطريقة سلسة لكن لم تتقبل الأمر بشكل جيد

Anna, Caroline ile evlendiğimi öğrenince, ...bunu pek hoş karşılamadı.
لانه عندما اكتشفت آنــا بأني تزوجت من كارولين لم تتقبلها فعليا

Kadın bir yöneticiyi önerdiğimde ilk üslerim bunu hiç hoş karşılamadı ama kara çıkarttın yüzlerini.
عندما اقترحت تكليف مشرفة عليا أنثى، لم يتقبل... رؤوسائي الفكرة، لكنك أديت عملك كما يفعله أندادك الذكور

Bunu pek iyi karşılamadı.
إنه لم يتقبل ما حدث بصورة جيدة

Konuştum. Çok olumlu karşılamadı,ancak kendimi çok net bir biçimde ifade ettim.
أجل, لم يتقبل الأمر ولكنّي أوضحته

Leary bunu pek hoş karşılamadı.
لم يتقبل ليري الأمر جيداً.

Bunu hoş karşılamadı.
لم يتقبل الموضوع بشكل جيد

Uther söylediklerimi iyi karşılamadı.
أوثر لم يتقبل الأمر

Haberleri pek iyi karşılamadı.
و لم يتقبل هذا بشكل جيد

Ama bittiğinde bunu pek de olgun karşılamadı.
و حين انتهت لم تتقبل الأمر بروح رياضية

Ama sarhoş sağdıç gölete çıplak girince Amy pek iyi karşılamadı.
لكن عندما غاص أحد الأعراس الثملين في مستنقع الزنابق , لم تتقبل (ايمي) ذلك جيدا

Melissa pek iyi karşılamadı.
ميليسا لا تتقبل الأمر

Ziyaretini pek iyi karşılamadı.
هي لم تتقبل زيارتك بنحو جيد

Pek hoş karşılamadı.
لم تتقبل الأمر على نحو جيد

- Hiç iyi karşılamadı.
- لم تتقبل ذلك جيدا

Durumu pek hoş karşılamadı.
لم تتقبلها بشكل جيد.