Uzayın soğuk karanlığını kullanarak dünyada her enerji bağımlı sürecin verimliliğini artırabiliriz. | TED | يمكننا استخدام ظلام الفضاء البارد لتحسين كفاءة كل عملية مرتبطة بالطاقة هنا على الأرض. |
Enerjinizi nükleer bomba yapmaya ve yıkımın karanlığını yaymak için kullanabilirsiniz, yada ışığın neşesini milyonlara yaymak için kullanabilirsiniz. | TED | يمكنك استخدام طاقتك لبناء القنابل النووية ونشر ظلام الدمار، أو يمكنك استخدامه لنشر فرحة الإضاءة للملايين. |
Bu güzel beyinlerin içinde, insan zihninin karanlığını anlamamızı sağlayacak bir sır yatıyor. | Open Subtitles | داخل هذه الأدمغة الجميلة يكمن السر لفهم وإستيعاب ظلام الروح البشرية |
Bu iş karanlığını silme işi değildi Bay Queen. | Open Subtitles | الأمر لم يكُن منوطًا بمحو ظلمتك يا سيّد (كوين). |
Çirkin savaşların en yüksek seslisini, en soğuğunu en karanlığını ve en tatsızını. | Open Subtitles | القتال الأصخب، الأقسى، الأظلم و الأكثره بشعاعةً. |
O zaman, insan ruhunun karanlığını sana açıklamama izin ver. | Open Subtitles | إذن إسمح لي أن أشرح ظلام الروح البشرية. |
Cehaletin karanlığını ayırt etmeni sağlar. | Open Subtitles | ابعد ظلام الجهل |
Pompey karanlığını sonsuza kadar uzaklaştırdığı mutlu günde! | Open Subtitles | و قضت على ظلام (بومباي) للأبد |
Çirkin savaşların en yüksek seslisini, en soğuğunu en karanlığını ve en tatsızını. | Open Subtitles | القتال الأصخب، الأقسى، الأظلم و الأكثره بشعاعةً. |