Görünen o ki, onunla ne yapacaklarına karar verdikleri sürede, bölmeden kaçmış. | Open Subtitles | كما يبدو ، عندما كانوا يقررون ماذا يفعلون بالمشعوذ هناعندماهربمنالاحتواء. |
Kendinizi, sizden kurtulmaya karar verdikleri şehirde bulursunuz. | Open Subtitles | وتصبح عالقاً في اي مدينة يقررون رميك بها |
"Kendinizi, sizden kurtulmaya karar verdikleri şehirde bulursunuz." | Open Subtitles | وتصبح عالقاً في اي مدينة يقررون رميك بها |
Bak, Warblerların itibarı, kazanmak için hile yapmaya karar verdikleri an bitmişti. | Open Subtitles | أنظر، سمعة الواربلرز قد دمرت مند اللحظة التي قرروا فيها الغش للفوز. |
Yapmaya karar verdikleri şey, mümkün olduğunca çok yataklı uzmanlaşmış tedavi merkezleri inşa ederek ilk önce hastalığın yayılmasını yavaşlatmak ve böylece hastalığın başkalarına bulaşmasını önlemekti. | TED | ما قرروا فعله هو أولًا محاولة إبطاء هذا الوياء بتركيب أكبر عدد ممكن من الأسرّة في مراكز المعالجة المتخصصة بحيث يمنعون المرض من الإنتشار من المصابين. |
Kocanızın icadını araçlarında kullanmaya karar verdikleri anda diğer otomotiv şirketlerine de yolu açmış oldular. | Open Subtitles | لكن ، فـورد في المقام الآول عندما قرروا وضع اختراع زوجك في سيارتهم |
Kendinizi, sizden kurtulmaya karar verdikleri şehirde bulursunuz. - Neredeyim ben? | Open Subtitles | وتصبح عالقاً في اي مدينة يقررون رميك بها |
Kendinizi, sizden kurtulmaya karar verdikleri şehirde bulursunuz. - Neredeyim ben? | Open Subtitles | وتصبح عالقاً في اي مدينة يقررون رميك بها |
Kendinizi, sizden kurtulmaya karar verdikleri şehirde bulursunuz. | Open Subtitles | وتصبح عالقاً في اي مدينة يقررون رميك بها |
Dolayısıyla, sizi hedef almaya karar verdikleri zaman tam olarak adımlannızı tekrar ediyorlar. | Open Subtitles | لذا، حين يقررون استهدافك، يستطيعون إعادة رسم كل خطواتك ببطاقة المترو والبطاقة البنكية فقط، |
Birinin suçlu olduğuna karar verdikleri zamanı gördüm orada bütün her şey biter. | Open Subtitles | لقد رأيتهم وهم يقررون ان احدٌ مذنب , وهذا كل مافي الأمر |
"Kendinizi, sizden kurtulmaya karar verdikleri şehirde bulursunuz." | Open Subtitles | "وتصبح عالقاً في اي مدينة يقررون رميك بها" |
"Kendinizi, sizden kurtulmaya karar verdikleri şehirde bulursunuz." | Open Subtitles | "وتصبح عالقاً في اي مدينة يقررون رميك بها" |
"Kendinizi, sizden kurtulmaya karar verdikleri şehirde bulursunuz." | Open Subtitles | "وتصبح عالقاً في اي مدينة يقررون رميك بها" |
"Kendinizi, sizden kurtulmaya karar verdikleri şehirde bulursunuz." | Open Subtitles | "وتصبح عالقاً في اي مدينة يقررون رميك بها" |
Ve 12 saat içinde fidye talebi gelmezse... onu öldürmeye karar verdikleri anlamına gelmez. | Open Subtitles | و كوننا لم نتلقى طلباً بفدية في غضون 12 ساعة، فلا يعني أنهم قرروا قتلها |
Kendinizi sizden kurtulmaya karar verdikleri şehirde bulursunuz. | Open Subtitles | {\cCC0000\3cFFFFFF} "تعلق في أي مدينة قرروا رميك فيها". |
ve bu -- bu onların yapmaya karar verdikleri şey. | TED | وهذا هذا ما قد قرروا فعله. |
Biz hep savaştaydık, Doug. Bizi yok etmeye karar verdikleri andan bu yana. | Open Subtitles | إننا في حربٍ، يا (دوج) في اللحظة التي قرروا أن يفككونا |
Kendinizi sizden kurtulmaya karar verdikleri şehirde bulursunuz. | Open Subtitles | "تعلق في أي مدينة قرروا رميك فيها" |
Kendinizi, sizden kurtulmaya karar verdikleri şehirde bulursunuz. | Open Subtitles | "تعلق في أي مدينة قرروا رميك فيها" |