"karavanını" - Translation from Turkish to Arabic

    • مقطورة
        
    • مقطورته
        
    • مقطورتك
        
    • قاطرته
        
    En sevdiğimiz banka yöneticisi onun değersiz karavanını ve daha da değersiz olan arsasını satın aldı 150,000£ nakit. Open Subtitles مدير بنكنا المفضل لابد أنه قام بشراء مقطورة لاتساوي شيئا و أرض بلا فائدة مقابل
    Az önce atın karavanını gördüm. Benimkinden büyük. Open Subtitles لقد رأيت للتو مقطورة الحصان, انها اكبر من مقطورتي
    Bu çocuğa bagaj karavanını mı temizlemesini söyledin? Open Subtitles أطلبت من هذا الفتى تنظيف مقطورة المتاع؟
    Catherine Allen, Leigh'nin karavanını cuma günü işten sonra temizlediğini ve cumartesi günü Santa Rosa'ya gittiğini söylemiş. 7 Ağustos 1971. Open Subtitles حسنا كاثرين ألين قالت ان لاي نظف مقطورته يوم الجمعة بعد العمل وحركها إلى سانتا روزا يوم السبت السابع من أغسطس 1971
    Dostunla konuştuk. karavanını kullanmana izin verdiğini doğruladı. Open Subtitles تحدثنا مع صديقك اكد على انه سمح لك باستخدام مقطورته
    Sana karavanını yerleştirebileceğin bir yer verdim, ve o günden beri bunun avantajını kullanıyorsun. Open Subtitles أتعرف، عرضت لك مكان لوضع مقطورتك وأنت تستغل هذا منذ ذلك الوقت.
    Bagaj karavanını sonraya mı bırakayım? Open Subtitles أيجب إذن أن أنهي مقطورة المتاع لاحقاً؟
    Teresa Banks'in karavanını görmeliyiz. Open Subtitles نحن بحاجة لرؤية مقطورة (تيريسا بانكس). من فضلك.
    ben bagaj karavanını temizliyordum. Open Subtitles كنت أنظّف مقطورة المتاع.
    Lodz'un karavanını nasıl Sofie'ye verirsin? Open Subtitles ماذا تفعل بإعطائك مقطورة (لودز) إلى (صوفي)؟
    Sanırım Kavanaugh Lem'in karavanını buldu. Open Subtitles - أظن " كافاناه " وجد مقطورة " ليم "
    Eğer tepesini attırdığın bir kadının karavanını düzeltirsen ve tepesini attırdığın başka bir kadın için hoplayıp durursan, sinir bozucu hayatın sana bir kutu mendil verir. Open Subtitles (الأمر واضح (إيرل إن رفعت مقطورة سيدة قد أثرت غضبها وقفزت من أجل سيدة أخرى قد أثرت غضبها
    Stevens filin hortumunu koparıp Cherie'nin karavanını gözetlemiş olmalı. Open Subtitles لابدّ أن (ستيفنز) مزّق خرطوم الفيل لكي يرى داخل مقطورة (شيري)، صحيح؟
    Travis Murphy'nin karavanını neden hala haciz etmediğimizi bilmek istiyorlar. Open Subtitles يريدون أن يعرفوا لمَ لمْ نحجز مقطورة (ترافيس مورفي) بعد ؟
    Sofia'nın setteki karavanını araştırdık. Open Subtitles لقد فتشنا مقطورة " صوفيا " في التصوير
    Sanırım doğru söyleyip söylemediğini anlamak için karavanını ziyaret etmem gerekecek. Open Subtitles أخشى أنّي مضطرّ لزيارة مقطورته والتحقّق مِنْ ذلك
    Arkadaşım karavanını acilen geri istedi. Open Subtitles صديقي يحتاج لعودة مقطورته إلى "بروتو"
    karavanını sevmemiş. Open Subtitles -لم يحب مقطورته
    Sen eve gidebilirsin. karavanını düzeltebilirsin, sonra ta da! Open Subtitles بوسعك العودة للديار بإمكانك أخذ مقطورتك وترحل
    karavanını bize ödünç verdiğin için çok teşekkürler. Open Subtitles شكرا جزيلا لأنك أعرتنا مقطورتك
    Hayır, baba, karavanını bozmamanı... Open Subtitles لا, انا فقط لا اريدك يا ابى ان تحطم قاطرته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more