Bugün kasaba meydanında, halkınızın bir araya toplanmasını duyurun. | Open Subtitles | اليوم , اجعل خدمك يطلبون من الناس للتجمع في ميدان البلدة |
Şimdi, kasaba meydanında bir acil durum var ve senin hemen gelmen lazım. | Open Subtitles | لآن هناك حالة طوارئ في ميدان البلدة وعليك أن تأتي سريعاً |
Geçen hafta onu ve saz arkadaşlarını kasaba meydanında büyü yaparken gördüm. | Open Subtitles | رأيته في جسده يرتّل في ميدان البلدة الأسبوع الماضي. |
"Yorgun ve aç, 12 gururlu adam kasaba meydanında yerlerini almıştı." | Open Subtitles | متعب وجائع, 12 رجل فخورون" " أخذوا مواقعهم في ساحة البلدة |
Ama bana söz ver kasaba meydanında başımın yerde süründüğünü görürsen, Stanley'ye vereceksin. | Open Subtitles | ولكن عديني عندما تشاهدي رأسي يتدحرج في ساحة المدينة |
Yarın öğlen kasaba meydanında infazı gerçekleştireceğiz. | Open Subtitles | سننفذ الإعدام بساحة القرية. بظهر الغد. |
kasaba meydanında gösteri yapmalısınız. | Open Subtitles | ينبغي أن تؤدي فقرات في ميدان البلدة. |
Dün gece Malcolm'u kasaba meydanında bulduk, kalbi yerinden sökülmüştü. | Open Subtitles | وجدنا (مالكولم) في ميدان البلدة ليلة البارحة وقد اُنتزع قلبه. |
Asi Malcolm. Lily uğradı. Onu kalbi sökülmüş şekilde kasaba meydanında bulmuş. | Open Subtitles | (مالكولم) المارق، (ليلي) قابلتني مؤخرًا، إذ عثرت عليه في ميدان البلدة بدون قلب. |
Dün gece kasaba meydanında kendi işime bakıyordum bir anda tökezleyip yanlışlıkla Malcolm'un kalbini yerinden söküverdim. | Open Subtitles | ليلة البارحة كنت في ميدان البلدة أهتم بشؤوني فبغتة تعثّرت في سيري وبدون قصد انتزعت قلب (مالكولم). |
Ben Wanda'ya senin kasaba meydanında olduğunu söylüyorum, sen atların çektiği bir arabanın yanında bekliyorsun. | Open Subtitles | تخيل هذا , أنا أخبر(واندا)انك في ساحة البلدة حيث تكون واقفاً بجوار عربة تجٌرها الخيول |
Ohh, Dick. Bu kasaba meydanında harika görünecek. | Open Subtitles | يا (دك) هذه ستبدو ممتازة في ساحة البلدة |
Sonra görüşürüz, baba. Scooter kasaba meydanında tai chi yapıyor. | Open Subtitles | سأتحدث إليك لاحقاً أبي سكوتر يقوم برياضة التاي تشو في ساحة المدينة |
kasaba meydanında konuşma yaparken görmüştük. | Open Subtitles | لقد رأيناها تتحدث في ساحة المدينة |
Yarın öğlen kasaba meydanında infazı gerçekleştireceğiz. | Open Subtitles | سننفذ الإعدام بساحة القرية. |