Bir çocuk, kasabanın dışındaki küçük bir göle dalıyor ve arabasını buluyor. | Open Subtitles | طفل كان يغطس داخل بركة ماء خارج البلدة عثر على سيارته. |
kasabanın dışındaki eski kimyasal saha olmalı. | Open Subtitles | لا بد وأنه المصنع الكيميائي القديم في خارج البلدة |
Şu kasabanın dışındaki eğitim kampı tüm kasabanın çocukları onların beyinlerine bir şeyler yapıyorlar. | Open Subtitles | مخيم التدريب ذاك خارج البلدة, كل صغار البلدة فيه, إنهم يعبثون بعقولهم |
Dün senden kaçtıktan sonra bu ince sıvı karışımlarından birinin kasabanın dışındaki terk edilmiş bir kiliseden çıkarıldığına dair kanıt buldum. | Open Subtitles | عندما جعلتكِ تتعثرين بالأمس، عثرت على أدلة لإحدى تلك الأشياء الشياطين المُستدعية، داخل كنيسة مهجورة خارج البلدة. |
kasabanın dışındaki istasyonu gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت المحطة، إنها تقع خارج البلدة. |
kasabanın dışındaki terk edilmiş ambarda yaşayacağız. | Open Subtitles | سنعيش في الحضيرة المهجورة خارج البلدة |
Onu kasabanın dışındaki arazide karşılarız. | Open Subtitles | سنقابله في الميدان خارج البلدة |