"kasadan" - Translation from Turkish to Arabic

    • الخزنة
        
    • الخزينة
        
    • خزنة
        
    • خزينة
        
    • الخزنه
        
    • السرداب
        
    • ماكينة النقود
        
    • من صندوق
        
    • صندوق الودائع
        
    kasadan Walter' ın saatini ve kolyesini bir de garajdan arabasını almış. Open Subtitles لقد أخذ ساعة وولتر وقلادة من الخزنة وإحدى السيارات الموجودة في الكراج
    Hayır. İhtiyarın sonunda kasadan söz ettiği kişi benim. Open Subtitles كلا, أنا من قال لة الرجل العجور عن الخزنة أخيرا
    Sonra buraya geldim ve aptal gümrük görevlisi kasadan aldığım parayı bildirmediğim için beni tutukladı. Open Subtitles و قام رجل غبي من الجمارك باعتقالي لأنني لم أصرح عن النقود التي أخذتها من الخزنة
    Onlardan bazıları kasadan alınan belgelerin üzerine döküldü. Open Subtitles وبعض منها سقط على ركام الوثائق التي أخرجت من الخزينة
    Teyzemin ölümle pençeleştiğini ve yeni bir böbreğe ihtiyacı olduğunu o yüzden de onu kurtarmak için el konmuş malların bulunduğu kasadan 200 bin dolar çaldığını söylemiş. Open Subtitles و قال بأنّ عمّتي ماتت لأنّها كانت بحاجةٍ لكلية، لذا قال بأنّه سرق 200000 دولار من خزنة الثروة كي ينقذ حياتها
    Şey, doğrulamam gerek, efendim, acaba bu para gerçekten Konsolosluktaki kasadan mı geldi? Open Subtitles علي التدقيق ما إن كان المال جاء فعلاً من خزينة المفوضية أم لا
    Elmaslar Simeon Lee tarafından zaten açılmış olan kasadan alındı. Open Subtitles القاتل قد أخذ الألماس من الخزنه والتى كانت مفتوحه بالفعل
    kasadan çıktığında seni alıp, Rooks'a götüreceğim. Open Subtitles سآتي لإصطحابك بعد مغادرتك "لـ"السرداب" لتلاقي "روكس
    Biz yokken tahsilat işleriyle Aliço ilgilensin. Konuş onunla. kasadan yeterli dolar al. Open Subtitles اجعل أليجو يحصل ديوننا بانتظام، وخذ ما يكفي من الدولارات من الخزنة
    Validus onu bir kasadan aldıysa sistemde kayıtlı olmalı. Open Subtitles إذا أخذها فاليدس من الخزنة لا بد أنها بالنظام
    Bundan sonra da kasadan bir miktar para çalındı. Open Subtitles ولكن بعد فترة ، وجدنا هناك النقود مسروقة من الخزنة
    Altın mücevherler, saatler ve kasadan biraz nakit. Open Subtitles لقد أخذ الممتلكات القيمة هذه المرة المجوهرات الذهبية و الساعات و بعض النقود من الخزنة
    Üç kişi kasadan 1 milyon dolar çalmış. Open Subtitles ثلاثة رجال سطو على الخزنة بالجزء الخلفي وسرقوا مليوناً.
    Alıcısı tarafından satın alınmadan bir gün önce kasadan çalındılar. Open Subtitles سرقت قبل يوم واحد من الخزنة حيث كان سيتم إنتقاؤها من قبل المشتري
    Pekala, güzellik salonunun arka tarafına geçeceğiz ve güvenlik ön tarafta otururken kasadan parayı alıp çıkacağız. Open Subtitles سوف ندخل من الباب الخلفي لصالون التجميل ونحصل علي المال من الخزنة بينما الحارس يجلس هنا؟
    kasadan ve bebekten bahset. Open Subtitles أستمر بالتلميح تجاه الخزنة والدمية
    - Evet, evet. - Dee kasadan bahsedince hemen konuyu değiştirdiğini sen de gördün. Open Subtitles لقد رأيت كيف غير الموضوع عندما ذكرت الخزينة
    Ama, artık herşeyi çözdük ve ikimizde bu berbat kasadan çıkmak için yardımınızı istiyoruz. Open Subtitles لكننا تخطينا هذا الآن ونريد أن نخرج من هذه الخزينة بأسرع ما يمكن
    Davanin kanitlari, birkaç hafta önce güvenli kasadan çalinmislardi. Open Subtitles الدليل سُرقَ من خزنة الأدلة قبل بضعّة أسابيع
    Shelly yere çömelmiş... kasadan paraları çıkartıyor.. Open Subtitles وشيلى نزل على ركبتيه وهو يسحب هذا المال من خزينة فى الارضيه
    kasadan 3 milyon, kayıtlarda da ne varsa almışlar. Open Subtitles ثلاثة ملايين من الخزنه ومهما كان في الحسابات
    - kasadan çıktığında diski Rooks'a değil bana vereceksin. Open Subtitles ,"عندما تخرج من "السرداب "سـَلـِّم القرص المدمج لي, و ليس لـ"روكس
    Ayrıca kasadan Z raporu almayı unutma ve post makinelerinden döküm alacağım. Open Subtitles ولا تنسى إفراغ ماكينة النقود أيضًا وإيقاف ماكينات بطاقات الإئتمان
    Benim ücretimi General'in ofisindeki kasadan öderlerdi. Open Subtitles اعتادوا ان يدفعوا لي اجري من صندوق قوي في مكتب الجنرال.
    Bankaya gidip parayi kasadan al... bir çantaya koyup arabana bin... ve saat 2'de sinirin yakinindaki Kartal Geçidi'nde beni bekle. Open Subtitles اذهب إلى المصرف, خذ النقود من صندوق الودائع ضعها في حقيبة تخييم اركب في شاحنتك وقابلني في ـ إيغل باس ـ قرب الحدود في الساعة الثانية ظهراً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more