"kavramının" - Translation from Turkish to Arabic

    • مفهوم
        
    • لمفهوم
        
    Ve bu, gelişmekte olan ülkeler kavramının oldukça şüpheli olduğunu gösteriyor. TED وهذا يوضح أن مفهوم الدول النامية مشكوك فيه.
    - Dinle, sen akıllı bir işkadınısın. Koz kavramının ne demek olduğunu biliyorsundur. Open Subtitles انظري، أنتِ سيدة أعمال ذكية، أنتِ تعين تماماً مفهوم النفوذ
    Oedipus'u alıp günümüze uyarlarsak, tüm MILF kavramının geldiği yer burası oluyor. Open Subtitles إذا اردنا أن نأخذ أوديب ونضعه في اللحظة الحالية هنا و بكل بساطة يأتي مفهوم الانجذاب الجنسي نحو الاكبر سناً
    Deneyimleyen benlik ile anımsayan benlik birbirinden çok farklı ayrı iki kavramdır ve bunları birbirine karıştırmak mutluluk kavramının içinde bulunduğu kargaçanın başlıca nedeni. TED تلك هما شيئين مختلفين جدا ، نفسية التجربة و نفسية الذاكرة والخلط بينهما هو جزء من الكارثة لمفهوم السعادة.
    Esas kökeni Genesis'i de saymazsak tabii ki, eğer sayarsan off road arabalası kavramının üstü açık üzerine kurulduğunu anlarsın. Open Subtitles وبإستثناء الأصول والنشآت الأولى، الأساس الكامل لمفهوم السيارات الطرق الوعرة نابعٌ من السيارات المكشوفة
    Mutluluk kavramının sürekli olarak sorgulanması. Open Subtitles إستجواب منظم لمفهوم السعادة
    Müziğin bir dil olduğu kavramının belki de dayandığı nörolojik bir temel vardır ve bunu iki müzisyenin karşılıklı çalmalarında görebiliyoruz. TED لذا ان مفهوم ان الموسيقى هي لغة يبدو انه يمكن ان يكون لها اساس عصبي ويمكن ان نرى هذا عندما نجد تواصل موسيقي بين عازفين كما حدث من ذي قبل
    İki kritere uyması gerekliydi bu kişinin: bu akıl çağı kavramının ne olduğunu anlayacak kadar büyük olması, ama yedi yaşından da küçük olması gerekiyordu. TED لديهم معيارين: كان عليهم أن يكونوا في عمر يكفي ليكونوا قادرين على فهم كامل مفهوم سن العقل ، ولم يصلوا الى عمر السابعة بعد.
    Sır kavramının ne olduğunu bilmiyorsun. Open Subtitles من الواضح أنكَ لا تفهم مفهوم السّر
    Bahsettiğim devrim, şiddetsiz bir devrimdir ve o kadar devrimci ki, devrim kavramının kendisini bile kökten değiştiriyor, çünkü normal bir devrim, güç piramidinin baş aşağı olduğu yerde olur ve altta olanlar artık üstte olurlar ve bir öncekilerin yaptıklarının TED الثورة التي أتحدث عنها هي ثورة سلمية، إنها ثورية لدرجة أنها تثير ثورة في مفهوم الثورة في حد ذاته، لأن الثورة المتعارف عليها هي الثورة التي تقلب هرم القوة رأسا على عقب. وتجعل من كانوا في الأسفل يعتلون الهرم لكنهم يقومون تماما بنفس الأشياء التي كان يفعلها من كان قبلهم.
    Yani "paradigma kaymaları" kavramının popülaritesine karşın, gerçekte gördüğümüz, bilimsel düşüncede gerçek büyük değişimlerin bilim tarihinde görece olarak nadir olduğudur. TED و بالرغم من شهرة مفهوم "النقلات النوعية" فما وجدنا هو أن النقلات الكبيرة في طريقة التفكير العلمي هي أشياء نادرة نوعا ما في تاريخ العلم
    Bütün yapmamız gereken, kitapları alıp sayısallaştırmak ve bu kelimeler dizisini bir yörünge olarak alıp alana yansıtmaktı, sonra da bu yörüngenin iç gözlem kavramının yakınında dolanarak kayda değer zaman geçirip geçirmediğini sormaktı. TED كل ما علينا القيام به هو أخذ الكتب، وتحويلها لكتب رقمية، ونأخذ هذا التيار من الكلمات على هيئة مسار ونقوم بإسقاطه داخل فضاء الكلمات، ثم نسأل ما إذا قضى المسار وقتا طويلا في الدوران وبشكل وثيق حول مفهوم التأمل الذاتي.
    şu altı etkenin-- İnsani sermaye olarak nufus kavramının dogması, Hindu girşimcilerin artmasi, istenen dil olarak İngilizcenin yukselişi, teknolojinin gülendiren olarak algılanışı, olumlu bir etken olarak küreselleşme, ve demokrasinin derinleştirilmesi bugun Hindistanın daha önce hiç görülmedigi oranlarda büyümesine katkı sagladıgına inaniyorum. TED وأعتقد أن هذه العوامل الستة صعود مفهوم السكان على أساس رأس مال بشري صعود رجال الأعمال الهنود اعتبار الانجليزية لغة إلهام اعتبار التكنولوجيا وسيلة للتطور والعولمة بوصفها عاملا إيجابيا وتعميق الديمقراطية قد أسهمت في تطور الهند اليوم بمعدلات لم تشهدها من قبل
    Başkan Reagan ile birçok hususta aynı fikirde değildim ancak aşağıya sızma ekonomisi kavramının iyi tarafları yok değil. Open Subtitles لم أتفق مع الرئيس (ريغان) في العديد من الاشياء ولكن كان هناك بعض المزايا لمفهوم الإعفاءات الضريبية أو المنافع الاقتصادية أخرى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more