Bir kez bile, her yıl yüz binler ürünlerine bağlı bir hastalıktan ölürken dahi bir tek tazminat davasını kaybetmediler. | Open Subtitles | المرتبطة بمنتجاتهم لم يخسروا أي قضية ضدهم هذه المرة سوف يرفعون قضايا منع وقضايا اختراق و اختراق توقعي.. |
Ürünlerine bağlı bir hastalıktan her yıl yüz binlerce kişi ölmesine rağmen şahsi zarar davasını kaybetmediler. | Open Subtitles | حتى مع موت الآلاف كل سنة من الأمراض المرتبطة بمنتجاتهم لم يخسروا أي قضية ضدهم |
Bay Jermans'ı hatırlatan her şeyi yok etmek için vakit kaybetmediler. | Open Subtitles | ول يضيعوا اي وقت قبل ان يدمروا كل ما يذكرهم بالسيد جونز الكريه |
Hiç zaman kaybetmediler, doğruca laboratuara yöneldiler. | Open Subtitles | لم يضيعوا وقتا و توجهوا رأسا للمختبر |
Hiç vakit kaybetmediler değil mi? | Open Subtitles | انهم لا يضيعون وقت ، اليس كذلك |
Babanı kaybetmediler, sadece cesedini kaybettiler. | Open Subtitles | لم يضيّعوا والدكَ، إنّما أضاعوا جثّته |
Vezirlerini kaybetmediler feda ettiler. | Open Subtitles | لم يفقدوا ملكتهم لقد ضحّوا بها |
Türklerin havan topları, şamandıraları, yiyecekleri ve suları Sina çölünden geçirmeleri gerekmişti ve tek bir adam bile kaybetmediler. | Open Subtitles | كان على الأتراك نقل المدافع وزوارق العبور ومئونة الطعام والماء عبر صحراء (سيـناء) ولم يخسروا رجلاً واحد |
Fazla vakit kaybetmediler. | Open Subtitles | لم يضيعوا وقتاً |
Fazla zaman kaybetmediler. | Open Subtitles | لم يضيعوا الكثير من الوقت! |
Tabii ki hiç vakit kaybetmediler. | Open Subtitles | إنهم لا يضيعون وقتهم بالتأكيد. |
Zaman kaybetmediler! | Open Subtitles | ! إنهم لا يضيعون الوقت |
Babanı kaybetmediler, sadece cesedini kaybettiler. | Open Subtitles | لم يضيّعوا والدك. لقد أضاعوا جسده فقط |
Geçen gün tepeyi kaybetmediler mi? | Open Subtitles | ألم يفقدوا التل في ذلك اليوم ؟ |
Ayrıca onlar, sadece annelerini kaybetmediler. | Open Subtitles | وهم لم يفقدوا والدتهم فقط |